13. Hukuk Dairesi 2013/3766 E. , 2013/11995 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı bankadan aldığı tüketici kredisi sırasında davalı bankadan aldığı emekli maaşı ile ilgili olarak temlikname düzenlenerek kredi ödemelerinin maaş hesabından yapıldığını, bu şekilde uygulamanın İİK ve 5510 sayılı kanuna aykırı olduğunu bildirerek maaşından kesilen 4.614,75 TL nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacıya gelir beyanı ile kefilsiz olarak kredi kullandırıldığını, davacı hakkında bir takip ve haciz bulunmadığını, temliknameye istinaden maaş hesabından kredi ödemelerinin yapıldığını, bu suretle davacının mütemerrit olmadığını ve bir çok aleyhe işlemden korunduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının imzaladığı temliknamenin yasal düzenlemeler karşısında geçersiz olması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dosyanın incelenmesinde;Davacının emekli olup emekli maaşını davalı bankadan aldığı, ayrıca bir inşaat firmasında çalıştığını beyan ederek 12.3.2008 tarihinde davalı bankadan tüketici kredisi kullandığı, aynı tarihte emekli maaşı hesabı ile ilgili olarak davalı bankaya temlikname verdiği, tüketici kredisi taksitlerinin davacının emekli maaşı hesabından ödendiği, bu suretle 24.4.2008 - 24.3.2009 tarihleri arasında toplam 4.614.75 TL tahsil edildiği, davacı hakkında bir icra takibi ve haciz bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
17.4.2008 tarih ve 5754 Sayılı Yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 Sayılı Yasanın 93.maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, ... hizmeti sunucularının Genel ... Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez." düzenlemesine yer verilmiştir. Yine İİK.83/a bendinde”Borçlunun,hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir.”hükmünü içermektedir.
5510 Sayılı Yasanın 93.maddesine değişiklik getiren ve 28.2.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 Sayılı Yasanın 32/2-b maddesi gereği, "Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir." Bu yasa İİK.nun 83/a maddesine göre daha özel düzenleme içerdiğinden takibin kesinleşmiş olması şartıyla 28.2.2009 tarihi ve sonrasında artık borçlunun 5510 Sayılı Yasanın 93.maddesi kapsamındaki gelir,aylık ve ödeneklere ilişkin hacze muvafakati geçerli olacaktır.
Somut olayda 28.2.2009 tarihi sonrasında, 24.3.2009 tarihinde, davacının emekli maaşı hesabından yapılan kesinti az yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre mümkündür. Mahkemece davacının emekli maaşından 28.2.2009 tarihinden sonraki kesintiler yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın tamamının kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 9.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.