Basit yaralama suçundan sanık..., ...,..., ..., ...,... ve ...’ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 62 ve 52. maddeleri gereğince 2.000,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmalarına dair Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.03.2018 tarihli ve 2015/554 Esas, 2018/190 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 16.01.2019 tarih ve 2018/7919 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.01.2019 tarih ve 2019/8126 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, mahkemesince, sanıklar hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, Adli sicil ve arşiv kaydı bulunmayan, haklarında tercihen adli para cezası uygulanan ve talimatla alınan ifadelerinde; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesini talep eden sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden değerlendirme yapılırken, 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinde sayılan nesnel ve öznel koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin hükümde gösterilmesi gerektiği halde, “sanık hakkında CMK 231. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle,
Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.03.2018 tarihli ve 2015/554 Esas, 2018/190 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.