
Esas No: 2021/7446
Karar No: 2021/11510
Karar Tarihi: 10.11.2021
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/7446 Esas 2021/11510 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki ... 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2017/145 esas, 2018/143 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 16/03/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 26/07/2016 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 13/03/2017 tarihli ve 2016/130252 soruşturma, 2017/1464 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, aynı Kanunun 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararda itiraz kanun yolu, merci ve itiraz süresinin gösterilmediği, kararın şüpheliye tebliğ de edilemediği, infazı için 14/03/2017 tarihinde ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2- ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerine başlandığı, infaz işlemleri devam ettiği sırada 30/05/2017 tarihinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiasıyla erteleme kararı kaldırılarak;
Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 31/07/2017 tarihli, 2016/130252 soruşturma, 2017/28209 esas ve 2017/23117 sayılı iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/1-4-b-c maddesi yollamasıyla 191/1. ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle ... 21. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
3- ... 21. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 06/03/2018 tarihli ve 2017/145 esas, 2018/143 sayılı kararı ile kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden denetime başlandığı, kovuşturma şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 223/8. maddesi gereğince davanın düşürülmesine karar verildiği, kararın 13/04/2018 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/03/2017 tarihli ve 2016/130252 soruşturma, 2017/1464 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, şüphelinin denetim süresi içerisinde yeniden atılı suçu işlediğinden bahisle kamu davası açılması üzerine
yapılan yargılama neticesinde, erteleme kararı kesinleşmeden denetimli serbestlik tedbirine başlandığı ve bu nedenle kovuşturma şartının gerçekleşmediğinden bahisle kamu davasının düşmesine dair ... 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2017/145 esas, 2018/143 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre; 5721 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/1. maddesinde, “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklinde düzenlemeler karşısında, somut olayda mahkemesince açılan kamu davası hakkında durma kararı verilerek, şüpheli hakkında kamu davası açılmasının ertelenmesi kararının tebliğini müteakip, koşullarına uygun sonuç ve biçimde değerlendirilme yapılmak üzere dosyanın ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, başlatılacak denetimli serbestlik tedbirine uygun davranılmaması halinde yargılamaya devamla işin esasına girilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek ... 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2017/145 esas, 2018/143 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Şüpheli ... hakkında, 26/07/2016 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 13/03/2017 tarihli ve 2016/130252 soruşturma, 2017/1464 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının 5 yıl süreyle ertelenmesine, 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına karar verildiği, şüphelinin denetim süresi içerisinde yeniden atılı suçu işlediği iddiasıyla kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, ... 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2017/145 esas, 2018/143 sayılı kararı ile, erteleme kararı kesinleşmeden denetimli serbestlik tedbirine başlandığı ve bu nedenle kovuşturma şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle kamu davasının düşmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
1- 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilebilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK"nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların itiraz yolu açık olmak üzere verilmesi ve şüpheliye tebliğ edilmesi gerektiği, şüpheliye, hakkında verilen karara karşı itiraz hakkı tanınmadan ve kendisine tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı gibi beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, şüpheli hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/03/2017 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına
ve tedaviye tabi tutulmasına ilişkin karar şüpheliye tebliğ edilemediği gibi, kararda itiraz kanun yolu, itiraz süresi ve merciinin de gösterilmediği, şüpheliye anılan karara karşı itiraz kanun yoluna başvuru hakkı tanınmadığı, bu nedenle Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yapılan tebligatlar hukuki sonuç doğurmayacağı gibi beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, bu nedenle mahkemenin kovuşturma şartının gerçekleşmediği yönündeki kabulünün kanuna uygun olduğu,
Ancak;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 223/1. maddesinde yer alan, “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında yer alan, "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklinde hüküm çeşitlerinin tahdidi olarak sayıldığı, somut olayda mahkemesince kovuşturma şartının gerçekleşmediği kanaatine varılması halinde açılan kamu davası hakkında durma kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, davanın düşmesine karar verilmesi kanuna aykırıdır.
Sonuç olarak; yukarıda açıklandığı üzere, mahkemesince açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden “durma kararı” verilerek, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinin sağlanması ve usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesini takiben geçerli tebligat işlemleri yapılarak denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde düşme kararı verilmesi kanuna aykırı olup sanık lehine verilmiş olan ve davanın esasını çözen bu karardan dolayı yeniden yargılama yapılmamak ve aleyhe sonuç doğurmamak üzere, hukuka aykırılığa işaret edilerek, kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
D-) Karar:
Açıklanan nedenlerle; kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere 5271 sayılı CMK’nın 223/8-2. cümlesi uyarınca “kamu davasının durmasına” ve “şüpheliye kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesi ve infazının sonucunun beklenilmesi için ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, davanın düşmesine karar verilmesi kanuna aykırı olduğundan; ... 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2017/145 esas, 2018/143 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca yeniden yargılama yapılmamak ve aleyhe sonuç doğurmamak üzere, gerekli işlemin yapılması için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 10/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.