15. Ceza Dairesi Esas No: 2014/7851 Karar No: 2016/8673 Karar Tarihi: 16.11.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/7851 Esas 2016/8673 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, dolandırıcılık suçundan yargılanan sanıkların beraatine karar vermiştir. Sanıklar, borç para vereceklerini söyleyerek bir çek almışlar fakat parayı vermedikleri gibi çeki de iade etmemişlerdir. Mahkeme, sanıklar ile katılanlar arasındaki uyuşmazlığın hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı sonucuna varmıştır. Bu nedenle, sanıkların beraatine karar verilmiştir. Kararda 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi ve 5271 sayılı CMK'ın 237/2. maddesi değinilmiştir. Tebligatın vekile yapılması gerekliliği vurgulanmış ve CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca şikayetçinin kamu davasına katılmasına karar verilmiştir.
15. Ceza Dairesi 2014/7851 E. , 2016/8673 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat
Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatına ilişkin hükümler, katılan vekili ve müşteki tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 11. maddesine göre, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiği halde, yokluğunda verilen 09/02/2012 tarihli hükmün, katılan vekili yerine katılan ..."a tebliğ edilmesi karşısında, katılan vekilinin temyiz isteğinin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek ve yine katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan zarar görmüş bulunan şikayetçi ... vekilinin katılma talebinin vekalet harcının eksikliği nedeniyle reddedildiği, bu eksikliğin giderildiği ve 5271 sayılı CMK"nın 260. maddesinin 1. fıkrası uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu anlaşıldığından aynı kanunun 237/2. maddesi uyarınca şikayetçi ..."in kamu davasına katılmasına karar verilerek yapılan temyiz incelemesinde; Sanıkların, katılan ..."e borç para vereceklerini söyleyerek diğer katılan ..."a ait 20/05/2010 keşide tarihli, 5.750 TL bedelli çeki aldıkları, daha sonra parayı vermedikleri gibi çeki de iade etmedikleri iddia edilen olayda; katılanlar ile sanıklar arasındaki uyuşmazlığın hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı anlaşılmakla; sanıklar hakkında verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekili ve müştekinin katılana atılı suçun sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA, 16/11/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.