(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/2652 E. , 2012/5970 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, fuzuli işgal sebebiyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, davaya konu taşınmazın 03/07/1997 başlangıç tarihli sözleşme ile ... Gıda ve İnşaat San. ve Dış Tic. Ltd. Şti."ne kiraya verdiğini, açtıkları kira tespiti davasında bu yerin davalı tarafından devralınmış veya işgal edilmiş olduğunu öğrendiklerini, belirterek davalı ...’nın 6570 sayılı yasanın 12/3 maddesi gereğince tahliyesine karar verilmesini talep etmiş davalı vekili ise müvekkilinin sözleşmede kiracı olan Yardımcı Gıda şirketinin yasal temsilcisi olduğunu, 22/05/2007 tarihine kadar kiralananın kullanıldığını, şirketin feshi nedeni ile bu defa müvekkili tarafından şahsen kullanıldığını, şirketin yasal temsilcisi olduğundan 3. Şahıs olmadığını, şirketin faaliyetine son vermesinden sonra kira bedellerini davacıya ödemeye devam ettiğini, davacının bu güne kadar gönderilen kira paralarını alarak müvekkilinin kiracılığını kabul ettiğini, ... isimli kişiye yetki verildiğinden kira paralarının bu kişiye ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davacının kira paralarının alınması hususunda ...’i yetkili kıldığı, ...’in kiracı 3. kişi şirketin 22/05/2007 tarihinde iflasından sonra kira paralarını davalıdan aldığı ...’in taşınmazı kiraya verme yetkisinin bulunduğu, davacının taşınmazın davalı tarafından kullanıldığını bilmesine rağmen uzun süre ses çıkarmadığı davalının fuzuli şagil olmayıp kiracı olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı ile dava dışı şirket arasında düzenlenen 3.7.1997 başlangıç tarihli 4 yıl 6 ay süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı vekili tarafından kiracı şirketin feshedildiği bildirilmiş ise de, dosyadaki bilgi ve belgelerden, kiracı şirketin tasfiyesine veya iflas ettiğine dair bir bildirimin bulunmadığı, davalının şirketin ortakları arasında yer aldığı anlaşılmıştır. Tanık ... beyanında kira paralarını davacının talimatı ile devamlı olarak davalıdan aldığını, davalının kira paralarını, kendi adına ödediği konusunda bir bildirimde bulunmadığını açıklamış, davalı tarafından sunulan ödeme belgesinden, kira paralarının 1.2.1997 tarihinden beri davalı tarafından ödendiği belirlenmiştir. Davacı asil duruşmadaki anlatımında, kira paralarını alması için ..."e talimat verdiğini, ancak davalıyı tanımadığını, dava dışı kiracı şirket aleyhine de açtıkları kira tespit davası sırasında kiralananı davalının kullandığını öğrendiğini bildirmiştir.
Bu durumda toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının, davalının kiracılığına zımni icazeti bulunduğu kanıtlanamadığına göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, mahkemece yanılgıya düşülerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.