Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/14022 Esas 2020/389 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/14022
Karar No: 2020/389
Karar Tarihi: 15.01.2020

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/14022 Esas 2020/389 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı şirkette satış temsilcisi olarak çalıştığını ve fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek belirsiz alacak niteliğindeki davasının fazlaya ilişkin hakları kalmak şartıyla, şimdilik 5.000,00 TL fazla mesai ücretinin dava tarihinden itibaren en yüksek banka faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davacının lehine karar vermiştir. Ancak davalı temyiz etmiştir. Yargıtay, davacının asıl alacağından %30 takdiri indirim yapılarak brüt 12.477,56 TL fazla çalışma ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla mesaiyi etkileyen prim uygulamasının olması halinde primlerin mahsup edilmesi hatalı olmasına rağmen davacının bu konuda temyizi olmadığından primlerin mahsup edildiği hesaba itibar edilmesi gerektiğini belirterek hükmü bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
İş Kanunu Madde IV/1: “İşveren, işçiyi prim, ikramiye gibi adlar altında sosyal yardımlar hakkında usul ve esasları açıkça belirterek işçinin yazılı onayını almadıkça yapamaz. Bunlar, bir yıllık süre içinde ödenmek üzere taahhüt edilebilir. Ancak, işverenin kâr payı vermesi halinde bir yılda birden fazla kâr payı ödemesi yapılabileceği gibi kâr payının işçinin ücretine ilave edilebileceği de öngörülebilir. İşverenin ücretlere ek olarak ödediği para veya para dışı menfaatler karşılığı işçinin herhangi bir işverene karşı olan alacaklarının tazmini niteliğinde değildir.”
İş Kanunu Madde 63: “Fazla sürelerde çalışma yapılması hallerinde fazla süreler için ücret, kazanılmış hak niteliği taşır ve ücret hesabında ay içinde yapılacak olan bölme iş
9. Hukuk Dairesi         2017/14022 E.  ,  2020/389 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili 28/12/2012 harç tarihli dilekçesinde özetle; davacının davalı şirkette satış temsilcisi olarak 15/01/2007 - 21/09/2012 tarihleri arasında çalıştığını, davacının iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatları ödenerek fesih edildiğini, sabah saat 07:00’de işe başladığını, en erken 21:00’e kadar, günde 14 saat haftada 6 gün çalıştığını, fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek, belirsiz alacak niteliğindeki davasının fazlaya ilişkin hakları kalmak şartıyla, şimdilik 5.000,00 TL fazla mesai ücretinin dava tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek banka faiziyle birlikte, davalıdan tahsil edilmesini dava ve talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, 11/02/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde özet olarak; Zamanaşımı definde bulunduklarını, kısmi dava açılamayacağını, davacının iş sözleşmesinin IV/1. maddesinde davacının ücretine yapacağı fazla mesailerin dahil olduğunun belirtildiğini, satış departmanında çalışan personelin günlük programının normal mesai saatleri dahilinde gerçekleştirilebilecek şekilde ayarlandığını, işi ne kadar sürede tamamlayacağını davacının kendisinin ayarladığını, Cumartesi yarım gün çalıştığını, bir satış temsilcisinin günde 40 satış noktası ziyaret etmesi gerekip ve bu ziyaretler ortalama 9 dakika sürecek şekilde ayarlanıp, yapılan iş 6 saatte tamamlanabilecek nitelikte olduğunu, davacı objektif olarak 6 saatte bitirilebilecek olan işi ne kadar sürede tamamlayacağını kendisi ayarladığını, davacıya her ay satış primi ve her yıl şirket primi ödendiğini, prim karşılığı çalışan davacıya tahakkuk ettirilen primlerin fazla çalışmayı karşılayıp karşılamadığının araştırılması gerektiğini, bir kimsenin çalışma süresi boyunca fazla mesai yapmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini, arz ve talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe :
    1-Mahkemece 19.10.2015 tarihli bilirkişi raporundaki tanık beyanlarına göre hesaplanan ve prim mahsup edilerek bulunan 17.825,09 TL esas alınarak taleple bağlı kalınarak karar verilmiş ise de fazla mesaiyi etkileyen prim uygulamasının olması halinde primlerin mahsup edilmesi hatalı ise de bu hususta davacı temyizi olmadığından primlerin mahsup edildiği hesaba itibar edilmesi bozma sebebi yapılmamıştır.
    2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    3-Mahkemenin karar gerekçesinde fazla mesai tanık beyanlarıyla hesaplandığından % 30 takdiri indirim yapıldığı belirtilmiş ise de takdiri indirim yapılmadan hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
    Bu nedenle, davacı temyizi olmadığı da gözetilerek, mahkemece asıl alacak olarak kabul edilen 17.825,09 TL’den % 30 takdiri indirim yapılarak brüt 12.477,56 TL fazla çalışma ücretine hükmedilmesi gerekirken 15.634,99 TL"ye hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın , yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.