15. Hukuk Dairesi 2021/2795 E. , 2021/1661 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Konkordato talep eden şirket vekili, sunulan konkordato projesi kapsamında şirketin borçlarını ödeyeceğini ileri sürerek, müvekkili şirket hakkında geçici mühlet ve sonrasında 1 yıllık kesin mühlet verilerek konkordatonun tasdikini talep ve dava etmiştir. Bir kısım alacaklılar vekilleri, konkordato mühletinin kabulü talebinin reddini istemişlerdir.Mahkemece, iddia, savunma, konkordato komiseri raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin 2019 yılı dokuz aylık dönemde 162.698,15 TL kâr elde ettiği, 5 yılda 19,236.418,21 TL kâr beklentisinin mümkün gözükmediği, yapılması düşünülen 2.000.000,00 TL tutarındaki sermaye artışının da yeterli olmadığı, şirketin süreci iyi kullanamadığını, başlangıcındaki durumundan daha kötüye gittiğini, şirket yününden konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin olmadığı gerekçesiyle, konkordato talebinin reddine ve İİK"nın 292. maddesi uyarınca iflasına karar verilmiş, bu karara karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesince, davacı şirketin başlangıç durumundan daha kötüye gittiği, mevcut durum itibariyle birikmiş borcun ileride kapanmasının mümkün gözükmediği, bu haliyle konkordatonun başarıya ulaşmayacağı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-İİK 292/ son fıkrası “Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder.” hükmünü içermektedir. Somut olayda, konkordato talep eden borçlu davacı şirketin yetkili temsilcisinin yargılama sırasında mahkemeye çağrılarak dinlenmediği, kanunun amir hükmünün yerine getirilmediği dosya kapsamından anlaşılmıştır. Bu durumda konkordato talep eden borçlu şirket yetkilisinin mahkemeye çağrılarak dinlenmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Öte yandan, somut olayda yargılama aşamasında ... ve ... hakkında tefrik kararı verilmesine rağmen tefhim edilen kısa kararda haklarında hüküm kurulması doğru olmamış, HMK.nın 297/2. maddesi hükmüne aykırı olmuş ve kararın bozulması uygun görülmüştür.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ...Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesinin 04.11.2020 tarih ve 2020/1573 esas, 2020/217 karar sayılı kararın kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HMK 373/1 maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine karardan bir örneğin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 14.04.2021 gününde oy birliği ile karar verildi.