15. Ceza Dairesi 2014/5051 E. , 2016/8621 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan ...nın 158/1-d-f,62,52/2-4,53 ve 204/1,62,CMK 231/5 maddeleri gereğince mahkumiyet; Sanık ... hakkında beraat
Dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanık ...’in mahkumiyetine, sanık ...’in beraatine ilişkin hükümler,, sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1)Katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Katılan vekilinin 03/12/2013 havale tarihli dilekçesiyle temyiz isteminden vazgeçtiği anlaşılmakla, sanık ... hakkında dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2)Sanık ... hakkında sahtecilik suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
5271 Sayılı CMK"nın 231. maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığı, sanık hakkında 22.03.2012 tarihinde verilen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı sanığın yaptığı itirazı üzerine, ....Ağır Ceza Mahkemesinin yaptığı inceleme sonucunda verdiği ret kararı ile verilen hükmün kesinleştiği anlaşıldığından, bu ek karara karşı temyiz talebi bulunmadığından incelenmesinin mahallesine İADESİNE,
3)Sanık ... hakkında sahtecilik suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Temyiz dışı sanık ..."nin suç tarihinden önce 22/11/2008 tarihinde... Bankası Gaziantep şubesinin ... numaralı hesabından almış olduğu ... ve.... seri numaralı çekleri boş olarak kaybettiği, bu durumu ilgili kurum ve kuruluşlara bildirdiği çekleri ele geçiren sanıklardan ...’in her birine 6.000 TL bedel yazarak sahte olarak imzalandığı, daha önceden alışveriş yaptıkları katılan ..."a önceki alışverişlerde olduğu gibi kardeşi temyiz dışı sanık ...’e de imzalatıp çekleri verdiği şeklinde gerçekleşen eylemlerinin dolandırıcılık suçunun oluştuğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan temel ceza belirlenirken 158/1-f maddesi uyarınca hüküm kurulması gerekirken 158/1-d-f maddeleri uyarınca hüküm kurularak hükümde çelişkiye sebep olunması,
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden,hüküm fıkrasının B-1 maddesindeki ’d’ ibaresini hüküm fıkrasından çıkarılmak ve hüküm fıkrasında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” denilmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.