Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14603
Karar No: 2018/23
Karar Tarihi: 15.01.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/14603 Esas 2018/23 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalının müvekkiline 20 adet bono nedeniyle ihtarname keşide ettiğini iddia ederek davaya konu olan bonoların takibe konu edilmemesi için ihtiyadi tedbire, müvekkilinin bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve %20 oranında tazminata karar verilmesini talep etti.
Davalı ise bonoların keşidecisi olan dava dışı şirketin ortağı olduklarını ve senedi ciro ettiklerini, takip konusu bonoların müvekkiline beyaz ciro yoluyla geçtiğini belirterek davanın reddini ve %20 oranında tazminata karar verilmesini istedi.
Mahkeme, senetlerin keşidecisi şirketin tasfiye edildiği ve davalının alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdi. Ancak TTK’nun 778. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendine göre bonolarda da uygulanan aynı yasa olan 677. maddeye göre \"imzaların istiklali\" prensibi uyarınca hamil aleyhine dava açılamayacağından dolayı mahkeme kararı bozuldu.
6102 sayılı TTK’nun 677. maddesi, bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, di
19. Hukuk Dairesi         2016/14603 E.  ,  2018/23 K.

    "İçtihat Metni"

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalının 20 adet bono nedeniyle müvekkiline ihtarname keşide ettiğini, müvekkilinin bonolarda keşideci olarak gözüken dava dışı şirketin ortağı olduğunu ve şirketin 2011 yılında tasfiye edildiğini, bonoların keşide tarihi olan 2013 yılında bono düzenleyecek bir şirket olmadığını ileri sürerek bonoların takibe konu edilmemesi için ihtiyadi tedbire, müvekkilinin bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve %20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ve dava dışı ...’ın bonoların keşidecisi olan dava dışı şirketin ortağı olduğunu ve bonoyu düzenlediklerini, aynı zamanda bononun lehtarı olduklarını ve senedi ciro ettiklerini, takip konusu bonoların müvekkiline beyaz ciro yoluyla geçtiğini, davacının iddialarını yetkili hamil olan müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini belirterek davanın reddine ve %20 oranında tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, senetlerin keşidecisi şirketin senetlerin tanzim tarihinden önce tasfiye yolu ile terkin edilmek sureti ile tüzel kişiliğinin sona erdiğinin anlaşıldığı, ispat yükü kendisinde olan davalı tarafın davacıdan bu senetler nedeniyle alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının dava konusu senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, koşulları oluşmadığından davacı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    6102 sayılı TTK’nun 778. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendi uyarınca bonolarda da uygulanan aynı yasanın 677. maddesi “ Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez” hükmünü içermektedir.
    Kısaca anılan yasa hükmü dokdirinde ve uygulamada “imzaların istiklali” prensibi olarak nitelendirmektedir.
    Somut olayda davacı davaya konu olunan bonoların lehdarı durumundadır. Bu halde keşideci şirketin keşide tarihinde tüzel kişiliğinin bulunmadığından bahisle imza eksikliğine dayalı olarak hamil aleyhine dava açamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde davalıya iadesine, 15/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi