17. Hukuk Dairesi 2013/16205 E. , 2015/6081 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı Mesut"a ait olan ve diğer davalının trafik .. sigortacısı olduğu aracın sebebiyet verdiği trafik kazasında karşı araç içindeki davacıların yaralandığını ileri sürerek, davacı .. için 1.000,00 TL maddi tazminatın her iki davalıdan, davacı .. için 30.000,00 TL, davacı ..için de 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı Mesut"tan faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Davacı .. vekili tarafından 52.800,00 TL maddi tazminatın tahsili talebiyle davalılar aleyhine .. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/346 E. sayılı dosyası ile açılan
dava ile Davacı.. vekili tarafından ıslahla birlikte 33.992,90 TL maddi tazminatın tahsili talebiyle aynı davalılar aleyhine .. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/40 E. sayılı dosyası ile açılan dava dosyaları eldeki dava ile birleştirilerek yargılamaya devam edilmiştir,
Davacılar vekili, maddi tazminat taleplerinin yargılama sırasında davalı sigorta şirketi tarafından karşılandığını ve bu taleplerinin konusuz kaldığını, ancak davalı ..hakkındaki manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini bildirmiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, asıl ve birleştirilen davalardaki maddi tazminat talepleri konusuz kaldığından bu talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat taleplerinin davacı Cebbar için 5.000,00 TL, davacı Gülser için 4.000,00 TL yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
BK."nın 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Mahkemece davacıların manevi tazminat talebi yönünden yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; somut olayda, davalı tarafa ait aracın tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazasında davacı Cebbar % 26 oranında, davacı Gülser % 17.5 oranında sürekli iş göremezliğe uğramıştır. O halde,
olay tarihi itibariyle anılan trafik kazasında belirtilen şekilde ve ağır derecede yaralanan davacıların duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davalının sorumluluğun niteliği de göz önünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşecek şekilde hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek oranda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle somut olay ile bağdaşmayan düşük manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 27.4.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.