Esas No: 2018/2277
Karar No: 2021/1669
Karar Tarihi: 21.09.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2018/2277 Esas 2021/1669 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2277
KARAR NO: 2021/1669
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/06/2018
NUMARASI: 2017/730 Esas, 2018/580 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ: 21/09/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan 22.11.2013 tarihli fason üretim sözleşmesi gereğince davalı tarafça üretim yapılarak müvekkiline teslim edilecek malların hiçbir şekilde logosu, markası değiştirilerek müvekkilinin müşteri çevresine veya 3. kişilere satışı yapılamayacağının kararlaştırıldığını, ancak davalı tarafın bu yükümlülüğünü ihlal ederek müvekkilinin müşterilerine ve 3. şahıslara satış yapıldığını, bu hususta İstanbul Anadolu 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/20 D. İş dosyasından delil tespiti yaptırılarak aykırılığın tespit edildiğini, davalının sözleşmenin 3.2 ve 3.3 maddelerini ihlal ettiğinden sözleşmede belirtilen cezai şartın tahsili için Gebze ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı icra dosyası ile takip yaptıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline ve takibin devamına, icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; müvekkili şirketin sözleşmeye aykırı davranmadığını, ürünü kolilenmiş olarak davacıya teslim ettiğini, davacı dışında ne kendi logo ve markası adı altında ne de üçüncü kişilere ait logo ve markalarla yaptığını, kaldı ki bugüne kadar sözleşmenin feshine dair müvekkili şirkete iletilmiş herhangi bir ihbar ve ihtar bulunmadığından fesih şartına bağlı cezai şart talebinin mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu, davacının aynı gerekçe ile İstanbul Anadolu Adliyesi ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyası ile de takip yapıldığını, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, taraflar arasında İstanbul Anadolu 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/148 Esas sayılı dosyanın derdest olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; taraflar arasında imzalanan alacağın dayandığı Fason Üretim Anlaşmasının 14. maddesi gereği Gebze Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu; taraflar arasındaki sözleşmenin 3.3.maddesinde yazılı olan cezai şart sözleşmenin yüklenici olan davalı tarafından ihlali halinde davacı iş sahibinin sözleşmeyi feshetmesine bağlı olarak isteneceği; davacı tarafın sözleşmeyi feshettiği konusunda dosyaya yazılı bir delil sunulmadığı; feshi ispat bakımından tanık dinletmek istediği; tarafların her ikisinin tacir olup TTK.'nın 18/3.fıkrasına göre tacirler arasında sözleşmeyi feshine ilişkin ihbarlar veya ihtarların noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılmasının zorunlu olduğu; bu nedenle sözlü ispatın zaten mümkün olamayacağından davacının tanık dinletme isteğinin red edildiği; dosya kapsamına göre davacı taraflar arasındaki fason üretim sözleşmesinin feshedildiğini ispat edemediğinden feshe bağlı olan cezai şart talep etme koşulunun oluşmadığı, davacının takip konusu alacağın doğduğunu ve muaccel olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine, takip konusu alacak likit olup sözleşme feshedilmediği, feshe bağlı cezai şartın tahsili için takibe geçen davacı alacaklı takibinde haksız ve kötüniyetli olduğundan takip konusu alacak olan 100.000 USD'nin takip tarihindeki Türk Lirası karşılığı 353.120,00 TL'nin %20' si oranında kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; karar ve gerekçesinde belirtildiği üzere taraflar arasındaki sözleşmeye ilişkin fesih irade beyanının İstanbul Anadolu 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/20 D. İş dosyasından yaptırdıkları delil tespiti, başlatılan takip ya da huzurda görülmekte olan davanın açıldığı tarih olduğunun kabul edilmesi gerekirken, mahkemece usul ve yasaya aykırı olarak sözleşmenin feshinin ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini; ayrıca icra takibine konu alacağın likit olmaması, haksız ve kötüniyetli olarak başlatılmamasına rağmen kötüniyet tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı TBK' nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart alacağının tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Derdestlik, 6100 sayılı HMK' nun 114/1-ı maddesinde olumsuz dava şartı olarak düzenlenmiştir. Buna göre, önceden açılmış bir dava devam etmekte iken aynı konuda yeniden dava açılamaz; buna rağmen açılırsa yeni dava usulden reddedilir. Bunun için, aynı davanın iki kere açılmış olması ve birinci ile ikinci davanın aynı olması gerekir. Aynı dava olduğunu söyleyebilmek için, birinci ile ikinci davanın taraflarının, konularının ve dava sebeplerinin aynı olması gerekmektedir. Yerel mahkeme, yaptığı inceleme sonucunda, iki davanın taraflarının, konularının ve dava sebeplerinin aynı olduğu kanısına varırsa ikinci davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verir. Aynı dava konusunun ikinci kez mahkeme önüne getirilmesi halinde derdestlikten bahsedildiği gibi, aynı alacağın aynı şekilde takip konusu edilmesi halinde de derdestlikten ya da takibin mükerrerliğinden söz edilir. İİK'nin 68/1. maddesinde yer alan "...alacaklı itirazın kendisine tebliğ tarihinden itibaren 6 ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz" şeklindeki düzenleme ile itirazın hükümden düşürülmemesi halinde, ikinci kez ilamsız takip yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir. Bu hüküm kıyas yolu ile İİK 67. maddesine de uygulanmaktadır. Bu nedenle aynı alacakla ilgili takip yapıldığı takdirde bu takip itiraza uğramış ve itirazın kaldırılması veya iptaline ilişkin bir talepte bulunulmamış ise bu madde hükmüne istinaden yeni bir takip yapılamaz. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine Gebze ... İcra Müdürlüğü' nün ... Esas sayılı dosyası ile; 07/06/2017 tarihinde 100.000 USD asıl alacağın tahsili istemi ile ilamsız icra yoluyla icra takibine geçildiği, borçlu vekili tarafından süresinde sözleşmeye konu takibin İstanbul Anadolu Adliyesi ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyası ile takibe konulduğu, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, kötü niyetli hareket ederek ikinci kez takip başlatıldığı belirtilerek yetkiye, borca ve faize itiraz edilmesi üzerine takibin durmasına karar verildiği ve davacı tarafça itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmaktadır. Davalının beyanlarında belirttiği İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas saylı dosyanın, dosya arasına istenmiş ise de, derdest takip dosyası olup olmadığı ve buna bağlı derdestlik yönünden dava şartının bulunup bulunmadığı incelenmeksizin karar verilmesi yerinde olmamıştır. Bu durumda, mahkemece ilgili dosyalar getirtilip incelenerek derdestliğe ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediği denetlenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin usul yönünden kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK'nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin usul yönünden KABULÜNE, 2-Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 28/06/2018 tarih, 2017/730 Esas, 2018/580 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE, 5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK'nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 21/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.