19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/15391 Karar No: 2018/22 Karar Tarihi: 15.01.2018
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/15391 Esas 2018/22 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı tarafından müvekkili aleyhine kambiyo takibi başlatılan menfi tespit davası sonucunda mahkeme, takip konusu senedin kambiyo vasfına haiz olması nedeniyle davalının ödeme iddiasını bono miktarı da dikkate alındığında yazılı delille ispat etmesi gerektiğine karar vermiştir. Ancak davalı bu konuda delil ileri sürmemiş ve yemin deliline de başvurmamıştır. İcra takibinde istenmiş olan asıl alacak ve işlemiş faiz miktarlarının da bono bedeli, vade tarihi ile takip tarihi gözetildiğinde doğru hesaplandığı belirtilerek, davacının davalıya dava konusu miktar kadar borçlu olduğu tespit edilmiş ve davanın reddine karar verilmiştir. Kararın dayandığı kanun maddeleri: Türk Ticaret Kanunu Madde 675, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 282 ve Madde 283, İcra ve İflas Kanunu Madde 81 ve Madde 89.
19. Hukuk Dairesi 2016/15391 E. , 2018/22 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine kambiyo takibi başlatıldığını, takip konusu senedin miktar kısmı müvekkili tarafından yazılıp imzalanarak alışveriş yaptığı dava dışı mağaza yetkilisine verildiğini, müvekkilinin borcun tamamını ödediğini, davalıyı tanımadığını ileri sürerek, müvekkilinin takip konusu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve %20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, takip konusu senedin kambiyo vasfına haiz olması nedeniyle davalının ödeme iddiasını bono miktarı da dikkate alındığında yazılı delille ispat etmesi gerektiği, buna ilişkin delil ileri sürmediği ve yemin deliline de başvurmadığı, icra takibinde istenmiş olan asıl alacak ve işlemiş faiz miktarlarının da bono bedeli, vade tarihi ile takip tarihi gözetildiğinde doğru hesaplanmış olduğu bu nedenle davacının davalıya dava konusu miktar kadar borçlu olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.