Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, maaş alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı işyerinde 12.10.2000 tarihinde işe girdiğini 01.07.2010 tarihinde işten haksız olarak çıkarıldığını kendisine alacak ve tazminatların ödenmediğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücretlerinin PTT havalesi ile 04.08.2010 tarihinde gönderildiğini savunarak açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, bozma için yapılan yargılama sonunda davalının 28.04.2000 tarihinden itibaren şehir içinde minibüs ve dolmuş taşımacılığı faaliyetinden dolayı vergi mükellefi olduğu, davalının iş yerinde 3"ten fazla kişinin çalışmadığı, M. Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Esnaf ve Sanatkarlar Sicili Müdürlüğü"ne kayıtlı olması nedeniyle 5362 sayılı yasa döneminde de esnaf olduğu, davanın iş kanunun kapsamı dışında kaldığı gerekçeleriyle davanın görevsizlik nedeniyle reddine kararı verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: Mahkemece bozmaya uyulmuş ise de somut uyuşmazlıkta, tanık beyanları, davalının minibüste bizzat çalışıp çalışmadığı hususunda yeterli bilgi vermekten uzaktır. Dosyaya yer alan trafik ceza tutanaklarının ehliyete değil, plakaya kesildiği anlaşılmaktadır. Bu halde, davalının, kanunda esnaf tanımında sayılan “ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedenî çalışmasına dayandırma” şartını yerine getirip getirmediği hususunda açıklık bulunmamaktadır. Ayrıca dosya kapsamında bulunan vergi dairesinden gelen yazı cevabında da, davalının hangi usulde vergilendirildiğinin belirtilmediği anlaşılmaktadır. Sonuç olarak bozma gereği yerine getirilmemiştir. Bu nedenle, mahkemece, davalı işverenin esnaf statüsünde olup olmadığının yasal düzenlemeler ve açıklamalar doğrultusunda incelenmesi, özellikle davalının dava konusu minibüste bizzat çalışıp çalışmadığı ve hangi usulde vergilendirildiği hususunun araştırılması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.