12. Ceza Dairesi Esas No: 2014/1690 Karar No: 2014/6697 Karar Tarihi: 18.03.2014
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/1690 Esas 2014/6697 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, suç soruşturması nedeniyle tutuklu kalan ve daha sonra beraat eden bir kişi olarak, maddi ve manevi tazminat talep etti. Mahkeme, davacı lehine 2.969,69 TL maddi ve 2.500 TL manevi tazminata karar verdi. Ancak davalı vekili, temyiz etti ve mahkeme kararının maddi tazminatın faiz oranıyla ilgili bir hatayı düzeltmek için bozulmasını talep etti. Mahkeme, talebi kabul etti ve tarih belirtilmeksizin talep edilen maddi ve manevi tazminatı 21.04.2010 tarihinden itibaren yasal faizle ödenmesine karar verdi. Kararda, Kanunlar Yargıtay'ın istemiyle açıklandı ve bozulmaya sebep olan aykırılık hükmün düzeltildiği belirtildi. Kanunlar ise Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 141/1. maddesi, 142/1. maddesi, 321. ve 322. maddeleridir.
12. Ceza Dairesi 2014/1690 E. , 2014/6697 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat Hüküm : 2.969,69 TL maddi, 2.500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
Davacı vekilinin 21.04.2010 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve diğer maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Gerekçeli karar başlığına son duruşmaya katılan Cumhuriyet savcısının adı, soyadı ve sicilinin yazılmaması mahallinde ilavesi mümkün yazım eksikliği olarak kabul edilmiştir. Tazminat davasının dayanağını oluşturan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.03.2010 tarih, 2008/404 Esas - 2010/21 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinden; sanığın (davacının) Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 19.08.2008 – 28.11.2008 tarihleri arasında tutuklu kaldığı ve hakkında beraatine hükmedildiği, kararın temyiz incelemesinden geçmeden 18.03.2010 tarihinde kesinleştiği, davanın haksız işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen 1 yıllık süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla, Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre; davalı vekilinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazının reddine, ancak, Yasal faizin tarih belirtilmeksizin talep edilmesi karşısında kabul edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi yerine talepten fazla olacak şekilde tutuklama tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca, isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasının faize ilişkin 3. bendinin hükümden bütünüyle çıkartılarak yerine “Yasal faizin tarih belirtilmeksizin talep edilmesi karşısında kabul edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına dava tarihi olan 21.04.2010 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine ” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.