14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/4795 Karar No: 2013/6661 Karar Tarihi: 03.05.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/4795 Esas 2013/6661 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2013/4795 E. , 2013/6661 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.01.2011 gününde verilen dilekçe ile mecra hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanunun 744. maddesi gereğince mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2- Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda, irtifak hakkı taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından, leh ve aleyhine irtifak hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra irtifakı kurulacak taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise, dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. İrtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır. Somut olayda; mecra geçirilmesi nedeni ile yükümlü taşınmazda değer kaybı olması durumunda bu değer kaybının mecra bedeline eklenmesi gerektiği halde davalılara ödenecek bedelden mecra irtifakı geçirilen taşınmaz üzerinde bulunan binada meydana gelecek değer düşüklüğü nedeni ile %50 oranında indirim yapılması doğru görülmemiştir. Mahkemece, bilirkişilerden alınacak ek rapor ya da lüzum görülür ise yeniden yapılacak keşif sonucu düzenlenecek rapor ile kurulan mecranın taşınmazda değer kaybına neden olduğu tespit edilirse, bu bedel hesaplattırılmalı ve mecra bedeline eklettirilerek bulunacak miktar depo ettirilmelidir. Mahkemece açıklanan şekilde yapılacak araştırma sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceme ve araştırma sonucu verilen rapora dayanarak verilen hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bent uyarınca hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 03.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.