13. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/20951 Karar No: 2013/20213 Karar Tarihi: 02.09.2013
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/20951 Esas 2013/20213 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2013/20951 E. , 2013/20213 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı; davalı bankadan çektiği konut kredisi nedeniyle davalı banka tarafından hizmet bedeli, masraf hayat sigortası vs adı altında kesilen bedelden toplam 3.509,50 TL"nin tahsilini istemiştir. Davalı; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki 2 nolu bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı eldeki dava ile, davalı banka ile imzaladığı kredi sözleşmesi nedeni ile kendisinden farklı isimler altında tahsil edilen bedellerin iadesini istemekte olup, dairemizin yerleşik içtihatlarında da vurgulandığı üzere, davalı bankanın tacir olup, yaptığı masrafları tüketiciden isteme hakkı bulunduğu anlaşılmakta ise de, somut uyuşmazlığın tüketici hukukundan kaynaklandığı da gözetildiğinde, bankanın ancak davaya konu kredinin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli dosya masraflarını tüketiciden isteyebileceğinin kabulü gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, bankaların kredi borçlusuna hayat sigortası yaptırılmasındaki asıl amacın, kredi borcunu teminat altına almak olduğu ve hayat sigortası yaptırılmasındaki asıl amacının, kredi borcunu teminat altına almak olduğu ve hayat sigortası nedeni ile kredi borçlusunun belli bir prim ödeme borcu altına girdiği anlaşılmakla birlikte, hayat sigortası kapsamına alınmasında kredi borçlusu tüketicilerin de bir menfaatinin olduğu açıktır. Hal böyle olunca, sözleşme kapsamında tahsil edilen sigorta primlerine ilişkin kayıtların haksız şart niteliğinde olduğunun kabulüne ise olanak bulunmamaktadır. Mahkemece hayat sigortasına yönelik talebin reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle bu talebinde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1. Bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 02.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.