9. Hukuk Dairesi 2014/26265 E. , 2015/36062 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 4. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/06/2014
NUMARASI : 2013/106-2014/272
Davacı, fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalışırken fazla çalışma yaptığını ücretinin ödenmediğini ileri sürerek fazla çalışma alacağının tahsilini, istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının işyerinde üç vardiya halinde çalıştığını, fazla çalışma yapmadığı için fazla çalışma ücreti tahakkuku yapılmadığını, yapılan az sayıdaki fazla çalışmaların ücretinin ödendiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile fazla mesai alacağının bir kısmının zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının işe giriş tarihinden Bölge Çalışma Müdürülğü müfettişin incelemesinin başladığı 06/10/2011 tarihine kadar 08.00-17.00 / 17.00-08.00 saatleri arasında çalıştığının kabul edileceği, bu tarihten sonra ise 3 vardiya halinde çalışıldığının kabul edileceği, 3 vardiya çalışılan dönemde fazla mesainin bulunmadığı, önceki dönemde yapılan çalışmada ise ilk hafta 6 saat, ikinci hafta 11,5 saat, üçüncü hafta ise 45 saati aşmamasına rağmen gece yapılan fazla çalışmaların 7,5 saati geçmesi nedeniyle sadece artırılan kısmın fazla mesai olarak hesaplandığı, bu şekilde davacının fazla çalışma ücretine hak kazandığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davalı taraf davacının fazla çalışma yapmadığını ileri sürüp delil olarak işe giriş çakış kayıtlarını sunmuştur. Kayıtlarda çalışma süreleri ayrıntılı şekilde gösterilmiş ise de, Mahkemece "ibraz edilen saat kartı dökümlerine, davacı tarafça itiraz edildiği, bu dökümlerde davacının imzasının bulunmadığı, bu yönüyle sonradan düzenlenme imkanının bulunabileceği" gerekçesi ile bu kayıtlara itibar edilmemiştir.
Davacının işe giriş-çıkış kayıtlarına itirazı soyut nitelikte olup "sonradan düzenlenme"ye dair de delil yoktur. Tanıklar işyerine giriş çıkışlarda kart okuma sistemi olduğunu beyan etmişlerdir. Kayıtların incelenmesinde de geçersizliğe dair bir veri saptanmadığı gibi her güne ait giriş çıkışın ayrıntılı olarak kayıtlı olduğu görülmüştür. Bu durumda Mahkemece bu kayıtlara itibar edilerek kayıtlara göre fazla çalışma alacağı olup olmadığı belirlenmesi gerekirken kayıtların hatalı gerekçe ile dikkate alınmaması bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.