2. Ceza Dairesi Esas No: 2020/15163 Karar No: 2020/7775 Karar Tarihi: 06.07.2020
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/15163 Esas 2020/7775 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi, sanık tarafından kaçak elektrik kullanımı suçundan 10 ay hapis cezası vermiştir. Ancak Yüksek Adalet Bakanlığı, kanun yararına bozma talebiyle dava dosyasını Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na göndermiştir. Talepte, sanık hakkında özel etkin pişmanlık düzenlemesi olan 5237 sayılı Kanun'un 168/5. maddesi göz önünde bulundurulmadan karar verildiği belirtilmiştir. Bu nedenle, sanığa ödeme yapma süresi ve yeri hakkında bilgi verilmeden hüküm verilmesi hatalıdır. Yasal süreçlerin yerine getirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 163/3 ve 62/1, 168/5, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8.
2. Ceza Dairesi 2020/15163 E. , 2020/7775 K.
"İçtihat Metni"
Karşılıksız yararlanma suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 163/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun’un 51/1. maddesi uyarınca ertelenmesine dair İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/04/2016 tarihli ve 2014/70 esas, 2016/202 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/03/2020 gün ve 94660652-105-34-1318-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/03/2020 gün ve 2020/36946 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu. Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; Dosya kapsamına göre, sanık hakkında "sayaç borcundan dolayı sökülmüş uçları direk bağlamak suretiyle" kaçak elektrik kullanıldığı gerekçesi ile 20/12/2012 tarihli tutanağın düzenlendiği, karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan 5237 sayılı Kanun"un 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda katılan kurumun uğradığı zararı, suç tutanakları ile belirlenmiş veya belirlenecek olan vergili ve cezasız tutarı ödemesi halinde hakkında kamu davası açılamayacağı hususu, ödeme süresi ve yeri soruşturma merciince sanığa bildirilmeden, bildirime ilişkin belge denetime esas şekilde dosyaya konmadan, sanığa dava açılmasını engelleme imkânı tanınmadan kamu davası açılması karşısında; bunun iddianamenin iadesi sebebi olduğu gözetilmeden kabul edilip yapılan yargılamada, katılan kurumun normal tarifeye göre vergili ve cezasız gerçek zararının ne olduğunun bilirkişiye hesaplattırılarak, sanığın ödemesi halinde 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartının gerçekleşmemesi nedeniyle sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesi, zarar karşılanmıyor ise sanığa kaçak elektrik kullanım bedelini hükümden önce ödemesi halinde 5237 sayılı Kanun"un 168/5. maddesi uyarınca etkin pişmanlıktan yararlanabileceği hususu hatırlatılıp, talep etmesi halinde zararı gidermesi için kendisine süre verilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 6352 sayılı Yasa"nın yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihi sonrasında işlenen karşılıksız yararlanma suçlarında 5237 sayılı TCK"nın 163/3. ve 168/5. maddelerine göre soruşturma aşamasında Cumhuriyet Başsavcılığınca katılan kurumun cezasız ve vergili gerçek zararı bilirkişiye hesaplattırılıp, sanık ..."a miktar da belirtilip usulüne uygun süre verilmek suretiyle “bilirkişinin hesapladığı kurumun cezasız ve vergili gerçek zararını soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin etmesi durumunda hakkında kamu davası açılmayacağına” dair bildirimde bulunulması gerektiği ve bildirim sonrası verilen sürede kurumun gerçek zararının soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin edilmesi halinde bu bir dava şartı olduğundan TCK"nın 168/5. maddesine göre kamu davasının açılamayacağı ve eğer soruşturma aşamasında bu ihtar işlemi yapılmamış olmasına rağmen sanık tarafından kovuşturma aşamasında katılan kurumun zararının tamamen karşılanması halinde bu ödemenin soruşturma aşamasında yapılmış gibi kabul edilerek sanık hakkında CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden düşme kararı verilmesi gerekeceği; somut olayda da bu açıklamalar ışığında sanığa soruşturma aşamasında ödeme ihtarı yapılmamış olması ve bilirkişiye katılan kurumun cezasız ve vergili gerçek zararının hesaplattırılmamış olması karşısında yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (İSTANBUL ANADOLU) 7. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 05.04.2016 tarihli ve 2014/70 E., 2016/202 K. sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 06/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.