Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/32972
Karar No: 2016/29092
Karar Tarihi: 26.12.2016

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/32972 Esas 2016/29092 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/32972 E.  ,  2016/29092 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :... 10. İş Mahkemesi
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsmı dışında kalan temyz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasındaki ilk sorun dava dilekçesine karşı süresi içerisinde zamanaşımı def"inde bulunulup bulunulmadığı konusundadır.
    Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zamanaşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu "eksik bir borç" haline dönüştürür ve "alacağın dava edilebilme özelliği"ni ortadan kaldırır. Bu itibarla zamanaşımı savunması ileri sürüldüğünde, eğer savunma gerçekleşirse hakkın dava edilebilme niteliği ortadan kalkacağından, artık mahkemenin işin esasına girip onu incelemesi mümkün değildir.
    5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 7. maddesinde, iş mahkemelerinde sözlü yargılama usulü uygulanır. Ancak 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 447. maddesi ile sözlü yargılama usulü kaldırılmış, aynı Kanun"un 316 ve devamı maddeleri gereğince iş davaları için basit yargılama usulü benimsenmiştir.
    Sözlü yargılama usulünün uygulandığı dönemde zamanaşımı def"i ilk oturuma kadar ve en geç ilk oturumda yapılabilir. Ancak 6100 sayılı Kanun’un yürürlükte olduğu dönemde 319. madde hükmü uyarınca savunmanın değiştirilmesi yasağı cevap dilekçesinin verilmesiyle başlayacağından, zamanaşımı def"i cevap dilekçesi ile ileri sürülmelidir.
    Anılan kanunun 317. maddesinde, cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak, durum ve şartlara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkânsız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek bir süre verilebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir, düzenlemesine yer verilmiştir.
    Somut olayda, dava dilekçesi davalı ... Bakanlığı"na 26.09.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bakanlık vekili 02.10.2013 tarihinde, iki haftalık kanuni süre içerisinde mahkemeye başvurarak cevap süresinin uzatılması talebinde bulunmuştur. Mahkemece, cevap süresinin iki hafta uzatılmasına ilişkin verilen karar, davalı bakanlık vekiline 23.10.2013 tarihinde tebliğ edilmiş ve 22.10.2013 tarihli cevap dilekçesi ile zamanaşımı def"inde bulunulmuştur. Bu durumda, davalı ... Bakanlığının kanuni süresi içerisinde dava dilekçesine karşı zamanaşımı def"inde bulunduğu kabul edilerek yargılamaya devam edilmesi gerekmektedir. İlk İtirazlar Hukuk Muhakemeleri Kanunu 116. maddesinde sayımış olup, zamanaşımı def"i bir ilk itiraz olmadığından, mahkemece, cevap süresinin uzatılması talebinde, süresi içerisinde ilk itiraz niteliğinde zamanaşımı def"inde bulunulmadığı belirtilerek sonuca gidilmiş olması hatalıdır.
    süresi içerisinde zamanaşımı def"inde bulunulmadığı belirtilerek sonuca gidilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Davacı ve davalılar arasındaki diğer sorun, davacının asıl işverene ait işyerinde kesintisiz çalışıp çalışmadığı konusundadır.
    Dosya içeriğine göre, davacı 15.06.1994 tarihinden itibaren davalı bakanlığa bağlı ...Çocuk Hastanesinde kesintisiz çalıştığını belirtmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 01.09.1994 tarihinden itibaren, davalı bakanlığa ait hastanede kesintisiz çalıştığı kabul edilerek belirlenen çalışma süresi üzerinden talep konusu alacaklar hesaplanmıştır. Ancak dinlenen davacı şahitlerinin 2002 yılı öncesinde davalı işyerinde çalışmalarının bulunmaması ve 1997 yılı öncesine ait puantaj kayıtlarının sunulmadığı gözetildiğinde, davacının 1997 yılı öncesindeki çalışma süresi belirlenirken ... Kurumu kayıtlarının esas alınmamış olması hatalıdır.
    Kabule görede, şahit anlatımlarına dayalı olarak hesaplanan fazla çalışma ücretinin 2002 yılı öncesine ilişkin şahit beyanı bulunmamasına rağmen hesaplanarak hüküm altına alınması hatalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.12.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi