Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/684
Karar No: 2013/9701
Karar Tarihi: 04.04.2013

Hırsızlık - yalan beyan - sahte parayı bilerek tedavüle koymak - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2012/684 Esas 2013/9701 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hırsızlık, yalan beyan ve sahte para kullanma suçlarından mahkum edilmiştir. Ancak, sanığın cezasının infazı sırasında, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışında haklarının yoksun bırakılması gerektiği gözetilmemiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur. Ayrıca, sanığın yalan beyanda bulunduğu gerekçesiyle karar verilmesi yerinde olmadığından, bu kısım da bozulmuştur. 5237 sayılı TCK'nın 53/1-c bendinde belirtilen hakların sanığın cezası tamamlanana kadar yoksun bırakılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, 267. maddeden elde edilen cezanın uygulanması için 206/1 maddesi gereğince işlem yapılmalıdır.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2012/684 E.  ,  2013/9701 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, yalan beyan, sahte parayı bilerek tedavüle koymak
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    A-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelenmesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin “c” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, yalnızca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘’53/1. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölümler çıkarılarak, yerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ cümlelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    B-Sanık ... hakkında bilmeden aldığı sahte parayı bilerek tedavüle koyma ve resmi belgenin düzenlenmesi sırasında yalan beyanda bulunma suçlarından kurulan hükme yönelik incelemesine gelince:
    1-Sanığın yakalandığında kendisini hakkında evrakı tefrik edilen ..."ın kardeşi ... olarak tanıttığı ve kollukta müdafi huzurunda bu kimlikle savunma yaptığının anlaşılması karşısında, eylemi 5237 sayılı TCK"nın 268. maddesi delaletiyle 267. maddesindeki suçu oluşturduğu halde, aynı Yasanın 206/1 maddesi gereğince uygulama yapılması,
    2-Sanığın yatırdığı 1000 lira nakti kefaletin içerisinden çıkan 50 TL banknotun sahte olduğunu bilmediğine ilişkin savunmasının aksine mahkumiyetine yeterli, yasal ve inandırıcı kanıt bulunmadığı gözetilmeden yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 04.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi