22. Hukuk Dairesi 2017/19616 E. , 2019/4395 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 20.06.2007-20.04.2012 tarihleri arasında portföy yönetici olarak çalıştığını, 08.10.2011 tarihinde evlenerek evlilik nedeniyle işten ayrıldığını beyanla, kıdem tazminatı ile genel tatil, hafta tatili ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Savunmasının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davacı vekili süresinde temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma alacağının bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık vardır.
Kural olarak prim fazla çalışmanın karşılığı değildir. Prim, çalışanı özendirici ve ödüllendirici bir ücret ödemesi olup işverence işçiye garanti edilmiş bir temel ücretin üzerine belirli bir usule bağlı olarak, çoğunlukla uygulamada belirlenen hedeflerin tutturulmasına bağlı olarak, ödenen ek bir ücrettir. Fazla çalışma ise, kural olarak 4857 sayılı Kanun"a göre, kanunda yazılı şartlar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. İşçi kanuni çalışma saatleri dışında çalışsa da çalışmasa da koşulları oluştuğunda söz konusu ek ücrete hak kazanacaktır. Bu durumda fazla mesai alacağından ödenen primlerin mahsubu doğru değildir. 4857 sayılı Kanunun 41. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır. İşçiye fazla çalışma yaptığı saatler için normal çalışma ücreti ödenmişse, sadece kalan yüzde elli kısmı ödenir. Bahşiş, yüzde usulü ya da parça başı ücret ödemesinin öngörüldüğü çalışma biçiminde, fazla çalışma ücretlerinin zamsız kısmının sabit ücret içerisinde ödendiği kabul edildiğinden, fazla çalışmalar, saat ücretinin %150 zamlı miktarına göre değil, sadece %50 zam nispetine göre hesaplanmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 01.04.2011-20.04.2012 tarihleri arası dönem için hesap edilen fazla çalışma ücretinin, ödenen prim miktarından daha az olduğu gerekçesiyle söz konusu dönem için fazla çalışma ücreti hesaplanmamıştır. Dosyadan anlaşılan davalı işyerindeki prim sistemine göre, davacının sabit ücret yanında, belirlenen hedefin tutturulması suretiyle prim aldığı, sistemin içeriğinin prim almak için daha fazla çalışılmasına yönelik olmadığı anlaşılmaktadır. Dairemizin uygulamasına göre bu ücret sisteminde, sabit ücret üzerinden fazla mesai ücretinin alınmadığı kabul edilmektedir. Bu durumda dosya kapsamında mevcut olan bilirkişi raporunda, tespit edilen sabit ücret üzerinden söz konusu dönem için hesaplanan fazla çalışma ücret alacağının da hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.