Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/5969 Esas 2011/7142 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5969
Karar No: 2011/7142
Karar Tarihi: 16.12.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/5969 Esas 2011/7142 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2011/5969 E.  ,  2011/7142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ile ... ve dahili davalı Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02.03.2011 gün ve 60/92 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi dahili davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... dava dilekçesinde, dava konusu 101 ada 143 sayılı parselin kadastro çalışmaları sırasında davalı ... (...) köyü tüzel kişiliği adına tespit ve tescil edildiğini açıklayarak tapu kaydının iptali ile adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı köy tüzel kişiliğini temsilen köy muhtarı ... davaya bir diyeceğinin olmadığını bildirmiştir.
    14.7.2010 tarihli yargılama oturumu ara kararıyla davaya dahil edilmesi sağlanan Hazine vekili, taşınmazın köy tüzel kişiliği adına tapuda kayıtlı bulunduğunu, Hazine ile bir ilgisinin bulunmadığını, husumet yokluğu nedeniyle Hazineye karşı açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK. nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Uyuşmazlık konusu 101 ada 143 sayılı parsel, 9.12.2004 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında tarla niteliğiyle köy tüzel kişiliği adına tespit ve tescil edilmiştir. Tapu kaydı 31.1.2005 tarihinde oluşmuştur. Tapu iptali ve tescil davalarında kural olarak, dava kayıt malikine, kayıt maliki gerçek şahıs ölü ise mirasçılarına yöneltilerek açılır. Davacı, gerçek malik olan köy tüzel kişiliğine karşı yöntemine uygun bir biçimde davasını açmıştır. 14.7.2010 tarihli yargılama oturumu ara kararıyla hiç gerek yokken mahkemece kendiliğinden Hazineyi davaya dahil etmesi için davacıya süre ve imkan vermesi ve davalının da dahili dava dilekçesi vermesi usule uygun değildir.
    Dahili davalı Hazine vekili tarafından hüküm esastan ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir. Hazine kayıt maliki olmadığına ve mahkemece kendiliğinden ara kararıyla davacıya süre vermesi üzerine davaya dahil edildiğine göre, Hazinenin dahili davalı olarak yargılama oturumlarında yer alması davacının kusurundan kaynaklanmamaktadır. Hazineyle ilgisi bulunmayan bir dava nedeniyle mahkemece, Hazinenin katılması sağlandığına ve kayıt maliki olmadığı halde hükmü temyiz ettiğine göre, temyizde Hazinenin hukuki yararı bulunmamaktadır. Dahili dava edilmesi olayında davacının bir kusuru bulunmadığından Hazine yararına vekalet ücreti taktir edilmemesi de doğru ve yerindedir.
    Dahili davalı Hazine vekilinin hükmü temyiz etmesinde hukuki yararı bulunmadığından temyiz dilekçesinin REDDİNE, 16.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.