17. Hukuk Dairesi 2013/16691 E. , 2015/5899 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekillerince temyiz edilmiş, davacılar vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 14.04.2015 Salı günü davacılar vekili Av..geldi. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu araç ile müteveffa .. idaresindeki bisiklete çarpması sonucu vefatına neden olduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla destekten yoksun kalma nedeni ile ..ve .. için ayrı ayrı 1.000,00.-TL ve tedavi gideri için 3.715,00.-TL olmak üzere toplam 6.715,00.-TL maddi tazminatın tüm davalılardan ve ayrıca eş..ve çocuklar ..için ayrı ayrı 30.000,00.-TL, baba Yaşar ve anne Fatma için ayrı ayrı 20.000,00.-TL, kardeşler
ve Ali için ayrı ayrı 15.000,00.-TL olmak üzere toplam 175.000,00.-TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiş, talebini ıslah dilekçesi ile arttırmıştır.
Davalı .... vekili, kusur oranında, gerçek zarardan, poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı Recep ve ... vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; Y4HD., 06.04.2010 tarih, 2009/8376 esas, 2010/3999 karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu, davalı sürücü Lokman"ın % 25 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabul kısmen reddi ile tedavi giderine yönelik talebin reddine, destekten yoksun kalma nedeni ile eş.. için 30.281,25.-TL, Uğur için 4.529,21.-TL,.. için 7.081,86.-TL olmak üzere toplam 41.892,32.-TL maddi tazminatın toplam 3.000,00.-TL"lik kısmına davalı sigorta şirketi yönünden dava, diğer davalılar yönünden kaza, bakiye kısmına ise tüm davalılar yönünden ıslah tarihinden, ayrıca eş Gülay için 4.000,00.-TL, ..için ayrı ayrı 3.000,00.-TL, ..için ayrı ayrı 2.000,00.-TL, ..için ayrı ayrı 1.000,00.-TL olmak üzere toplam 17.000,00.-TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, daval.. ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı Recep ve
... vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava davacılar desteğinin ölümü nedeni ile Borçlar Kanunu"nun 45. ve 47 maddesi (6098 sayılı BK m. 53, 56) gereğince destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir.
Ancak, trafik kazaları esas itibariyle haksız eylem sayılan hallerden olmakla birlikte trafik sigortasını yapan sigortacı bakımından temerrüdün bu tarihte oluştuğunun kabulü mümkün değildir. 2918 sayılı KTK"nın 99/I. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları"nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortaya başvurulmadan dava açılması veya icra takibi başlatılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir. Açıklanan bu ilke ve alacağı doğuran sebebin esasen haksız eylemden kaynaklanmış olmasına göre, ıslah ile istenilen tazminat için de, aynı tarihten itibaren temerrüt faizi uygulanması gerekir. Zira, davalı sigorta şirketleri ile davacı arasındaki hukuki ilişkin sözleşme ilişkisi değildir. Borcun nedeni haksız eylemdir. Yukarıda anılan hükümlere göre davalı sigorta şirketi bakımından temerrüt faizinin başlangıcını oluşturan ihbar yükümlülüğünde esas olan, zarar miktarı değil, kazanın ihbar edilmesidir. Kazanın ihbar edilmesiyle, zararın miktarını belirlemek sigortanın sorumluluğundadır. Bu itibarla, sigorta şirketine başvuru yapılması veya dava açılmasıyla, kaza, davalı sigorta şirketlerine ihbar edilmiş olacağından, anılan hükümlerde öngörülen koşullar yerine getirilmiş olacaktır.
Somut olayda davalı sigorta şirketine davadan önce ihbarda bulunulduğuna ilişkin dosyada bilgi ve belge bulunmadığından, dava tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü yerinde ise ıslah edilen miktar yönünden de haksız fiil sorumluları .. yönünden haksız fiil tarihinden, sigorta şirketi yönünden ise dava tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesinin yollaması ile 1086 sayılı HUMK’nın 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Recep ve ... vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. numaralı bendinde yer alan “destekten yoksun kalma tazminatının” ibaresinden sonra gelen “(belirtilen miktarın 1.000 TL kısmına murisin ölüm tarihi olan 13.10.2007 tarihinden, kalan 29.281,25 TL kısmına ise ıslah tarihi olan 22.05.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince yasal faiz işletilmesi kaydı ile) davalı taraftan birlikte alınarak (davalı ...."nin belirtilen tazminat miktarından poliçe limiti ile 1.000 TL kısım yönünden dava tarihi olan 25.07.2010 tarihinden, kalan 29.281,25 TL yönünden ise ıslah tarihi olan 22.05.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince yasal faiz ile sorumlu olduğu gözönünde tutularak) davacı tarafa verilmesine” ibaresinin çıkartılarak yerine “sigorta şirketinden poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla dava tarihinden, diğer davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacı tarafa verilmesine” ibaresinin yazılmasına, 2. bendinde yer alan “destekten yoksun kalma tazminatının” ibaresinden sonra gelen “(belirtilen miktarın 1.000 TL kısmına murisin ölüm tarihi olan 13.10.2007 tarihinden, kalan 3.529,21 TL kısmına ise ıslah tarihi olan 22.05.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince yasal faiz işletilmesi kaydı
ile) davalı taraftan birlikte alınarak (davalı ...."nin belirtilen tazminat miktarından poliçe limiti ile 1.000 TL kısım yönünden dava tarihi olan 25.07.2010 tarihinden, kalan 3.529,21 TL yönünden ise ıslah tarihi olan 22.05.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince yasal faiz ile sorumlu olduğu gözönünde tutularak) davacı tarafa verilmesine” ibaresinin çıkartılarak yerine “sigorta şirketinden poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla dava tarihinden, diğer davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacı tarafa verilmesine” ibaresinin yazılmasına, 3. bendinde yer alan “destekten yoksun kalma tazminatının” ibaresinden sonra gelen “(belirtilen miktarın 1.000 TL kısmına murisin ölüm tarihi olan 13.10.2007 tarihinden, kalan 6.081,86 TL kısmına ise ıslah tarihi olan 22.05.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince yasal faiz işletilmesi kaydı ile) davalı taraftan birlikte alınarak (davalı ...."nin belirtilen tazminat miktarından poliçe limiti ile 1.000 TL kısım yönünden dava tarihi olan 25.07.2010 tarihinden, kalan 6.081,86 TL yönünden ise ıslah tarihi olan 22.05.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince yasal faiz ile sorumlu olduğu gözönünde tutularak) davacı tarafa verilmesine” ibaresinin çıkartılarak yerine “sigorta şirketinden poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla dava tarihinden, diğer davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacı tarafa verilmesine” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 3.016,93 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ..ve ..."dan alınmasına 14.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.