4. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1760 Karar No: 2021/9698 Karar Tarihi: 17.03.2021
Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2018/1760 Esas 2021/9698 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İlgili dosyada, sanık hakkında tehdit ve hakaret suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, sanığın tehdit suçunu kabul etmemesi ve dosyada başka somut delil bulunmaması nedeniyle hüküm kurulmuştur. Ayrıca, sanığın kasten yaralama ve tehdit suçlarından hükmolunan cezalarının ertelenmesi nedeniyle denetim süresi 2 yıl olarak belirlenmiştir. Bu karara karşı yapılan temyizde, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararına atıfta bulunularak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kanunlar ise şu şekildedir: Türk Ceza Kanunu'nun 51/3 maddesi (erteleme cezası), 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi (yasaların geriye yürümezliği ilkesi), 5271 sayılı CMK'nın 251/1 maddesi (tetkik hakimi kararı).
K A R A R Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın aşamalarda tehdite ilişkin suçlamayı kabul etmemesi, dosyada mağdur beyanından başka sanığın savunmasının aksini ispata elverişli somut delil bulunmaması karşısında, sanık hakkında tehdit suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a-Sanık hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından hükmolunan hapis cezalarının ertelenmesi nedeniyle, TCK"nın 51/3. maddesi gereğince denetim süresinin gerekçe gösterilmeksizin alt sınırın üzerinde 2 yıl olarak belirlenmesi, b- 1 no"lu bozmaya uyulmaması halinde tehdit ve ayrıca kasten yaralama suçu yönünden; 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir. Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir. Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir. Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkûmiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında, Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanunun 31. maddesi gereğince 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirdiğinden, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.