Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/4953 Esas 2015/8993 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4953
Karar No: 2015/8993
Karar Tarihi: 07.05.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/4953 Esas 2015/8993 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/4953 E.  ,  2015/8993 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma ilâmına uyularak yapılan yargılamada ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" hükmü öngörülmüş olup, hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması kamu düzeniyle ilgilidir.
    Mahkemece hükme kısmen esas alınan ve Dairemizce hatalı, çelişkili bulunan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere davacının davalı işveren nezdinde yılda Mart-Kasım ayları arasında 5 ay karşılığı 150 gün çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmasına rağmen, bu dönemin 5 aydan ve 150 günden fazlasına denk gelmesi sebebiyle, Mahkemece çalışılan sürelerin hangi aylarda, kaç gün süre ile gerçekleştiğinin doğru bir şekilde yeniden tespit ettirilmemesi, kabul edilen çalışma sürelerinin yıllara göre hangi tarihlere tekabül ettiğinin Kuruma bildirilen süreleri de içerecek ve infaza elverişli şekilde hükümde gösterilmemesi, bunun yerine tüm dönem bakımından 2241 günlük çalışmasının Kuruma bildirilmediğinin tespiti ile yetinilmesi, çalışmanın dönemsel şekilde gerçekleştiği anlaşılmasına rağmen hükümde davacının 01.07.1980-01.10.2002 tarihleri arasında sürekli çalıştığının belirtilmesi suretiyle hükümde çelişkili yaratılması ve infaza elverişsiz şekilde, hatalı bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz bulunmuştur.

    2-Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir (HMK m. 326/I). Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır (HMK m. 326/2). Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 326. maddesinde tarafların kusuru değil, davada haklı çıkma oranları göz önünde tutulmuştur.
    Öte yandan; davada, haksız çıkan tarafta, birden fazla kişi varsa, mahkemece, yargılama harç ve giderleri, davadaki ilgilerine göre bu dava arkadaşları arasında paylaştırılmalıdır.
    İstem kısmen hüküm altına alınmış olması halinde, reddedilen kısım yönünden vekille temsil edilen davalılar lehine vekalet ücretine, kabul ve ret oranına göre yargılama giderine hükmedilmelidir.
    Mahkemece, istem kısmen hüküm altına alınmış olmasına rağmen, reddedilen kısım yönünden vekille temsil edilen davalılar lehine vekalet ücretine, kabul ve ret oranına göre yargılama giderine hükmedilmemesi, davalı Kurum, işverenle birlikte haksız çıkmış olduğuna göre, kabul ve ret oranına göre belirlenen yargılama giderlerinin de davalılardan teselsül hükümlerine göre tahsil edilmeyip sadece, davalı işverene yükletilmesi de usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davalı işverene iadesine, 07.05.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.