8. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/4087 Karar No: 2011/7083 Karar Tarihi: 15.12.2011
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/4087 Esas 2011/7083 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2011/4087 E. , 2011/7083 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile Aşıkşenlik Belediye Başkanlığı, Hazine ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ...Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.04.2010 gün ve 73/51 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı miras bırakanından kendisine intikal eden ve zilyetliğinde bulunan 146 ada 104 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitleri sırasında Hazine adına tespit ve tapuya tescil edildiğini açıklayarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı Hazine cevap vermemiş ve yargılamaya iştirak etmemiştir. Mahkemece, iradi terk nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 146 ada 104 parsel; Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan ve tarım alanına dönüştürülmesi mümkün bulunan yerlerden olduğu belirtilerek 03.02.2006 tarihinde, kadastro sonucu, Hazine adına tespit edilmiş, tutanağın itirazsız kesinleşmesi üzerine 20.04.2007 tarihinde tapuya tescil edilmiştir. Mahkemece iradi terk nedeniyle davanın redine karar verilmiş ise de, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklar; taşınmazın ... tarafından kullanılmakta iken yaklaşık 20 yıl önce ölümü ile mirasçılar arasında yapılan taksimle davacıya intikal ettiğini, davacının 2 yıl süre ile taşınmazı kullandıktan sonra İstanbul"a göç ettiğini ve keşif tarihi olan 06.11.2009 tarihinden 10 yıl öncesine kadar yazları gelerek kullandığını, ancak, 10 yıldan beri taşınmazın kullanılmadığını bildirmişlerdir. Taşınmaz başında yapılan keşifte bilgisine başvurulan ziraat mühendisi bilirkişi taşınmazın uzun yıllar kültürel işleme tabi tutulan ancak 8-10 yıldır kullanılmayan tarla vasfında arazi olduğunu bildirmiştir. Bu saptamalar karşısında davacının İstanbul ilinde bulunması nedeniyle yazları davacı tarafından kullanılan arazi, tespit tarihine göre 5-7 yıldan beri kullanılmadığından iradi terk hususunun gerçekleştiği kabul edilemez. Bu halde mahkemece 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesine göre davacı adına belgesizden zilyetlik yolu ile tespit ve tescil edilen kuru sulu arazi miktarının Kadastro Müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürlüklerinden davacı tarafından zilyetliğe dayalı olarak açılmış tescil davası olup olmadığının o yer Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulması, belgesizden edinilmiş taşınmazlara ait Tapu ve Kadastro tutanaklarının Tapu Sicil Müdürlüğünden, tescil davalarına ait dosyaların bulundukları mahkemelerden getirtilerek 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesindeki sınırlamalar bakımından gözönünde tutulması ondan sonra toplanan deliller çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı ...nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 15.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.