Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2017/7542
Karar No: 2021/1063
Karar Tarihi: 23.02.2021

Danıştay 8. Daire 2017/7542 Esas 2021/1063 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/7542
Karar No : 2021/1063

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Kum-Çakıl Madencilik San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLLERİ : Av. … Av. …

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul İli, Çatalca İlçesi, … Köyü sınırları içerisinde bulunan İR:… ruhsat numaralı IV. Grup kuvarsit madeni sahasında yer alan 11.933,06 m²'lik ormanlık alan için; maden işletme alanları için izin verilmesi istemiyle yapılan başvurunu üzerine, maden ruhsat süresinin 25/04/2025 tarihi olmasına rağmen, 31/12/2017 tarihine kadar izin verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı olur işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava dosyasında bulunan belge ve bilgiler dikkate alınmak suretiyle, davalı idarenin maden izni verilmesi konusunda takdir yetkisinin bulunduğu ancak verilen iznin yapılan faaliyetin niteliğine göre kısa olduğu, izin süresi bitiminde yeniden müracaat olması halinde talebin değerlendirileceği savunulmakta ise de izinle ilgili idari prosedürün belli bir zaman alacağı, bu durumda davacının faaliyetlerinin olumsuz etkilenmesinin sözkonusu olabileceği, davalı idarece izin süresinin kısa tutulmasının gerekçelerinin yeterince ortaya konulamadığı, öte yandan davacının madencilik faaliyeti ile ilgili kesin taahhüdünün bulunduğu ve bu taahhütlere uyulmaması halinde idarenin gerekli tedbirleri alabileceği ve birtakım yaptırımları uygulayabileceği, buna göre verilen izin süresinin faaliyetin niteliğine göre kısa olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; maden işletme izni verilen alanın aynı zamanda … Yaban Hayatı Geliştirme Sahası içerisinde bulunduğu, ormanların korunması ve madencilik faaliyetinin ormana zarar verip vermediğinin takibi bakımından, idarenin takdir yetksi çerçevesinde davacının izin süresinin 31/12/2016 tarihine kadar belirlenmesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptaline yönelik kararda ise hukuki isabet görülmediği belirtilerek, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davaya konu uhdelerinde bulunun IV. Grup maden ruhsat süresinin 25.04.2025 tarihine kadar olmasına rağmen, davalı idarenin hiçbir gerekçe göstermeden 23.08.2016 tarihli olur ile 31.12.2016 tarihine kadar yani ruhsat süresi kadar değil; madencilik faaliyeti kadar devamlılık göstermesi gereken işte 4 aylık kısa bir süre için çalışma izni verildiği, bu durumun yasal mevzuata aykırı olduğu, imzalatılan taahhüt senedine göre, taahhüt senedindeki hükümlere aykırılık halinde idarenin verilen izni iptal yetkisinin bulunduğunun dikkate alınmadığı, öte yandan Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın 14/02/2014 tarihli yazısında taahhüt senedi hükümlerine uymak kaydı ile … Yaban Hayatı geliştirme sahasında madencilik faaliyetlerinin sakıncası bulunmadığının belirtildiği tüm bu nedenlere davalı idarenin izin süresini maden ruhsat süresinden daha kısa süre için vermeye yönelik bir takdir hakkı bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
İstanbul İli, Çatalca İlçesi, … Köyü sınırları içerisinde IV.Grup … erişim numaralı ruhsat sahibi olarak maden işlettiği, 25/04/2025 tarihine kadar maden ruhsat izni bulunduğu, davacı şirketin 11.933,06 m² maden işletme izni için yaptığı başvurunun kabul edilerek 31/12/2016 tarihine kadar maden işletme izni verilmesine ilişkin 23/08/2016 tarihli olur ile onay verildiği, verilen izin süresinin yapılan faaliyetin niteliğine göre çok kısa olmasından ve ruhsat süresi dikkate alınmadan izin verildiği gerekçesiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa'nın 169. maddesinde, Devletin, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyacağı ve tedbirleri alacağı, bütün ormanların gözetiminin Devlete ait olduğu, kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamayacağı, ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemeyeceği düzenlemesine yer verilmiştir.
6831 sayılı Orman Kanunu'nun, 5995 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile değişik 16. maddesinde, "Devlet ormanları içinde maden aranması ve işletilmesi ile madencilik faaliyeti için zorunlu; tesis, yol, enerji, su, haberleşme ve altyapı tesislerine, fon bedelleri hariç, bedeli alınarak Çevre ve Orman Bakanlığınca izin verilir. Ancak, temditler dahil ruhsat süresince müktesep haklar korunmak kaydı ile Devlet ormanları sınırları içindeki tohum meşcereleri, gen koruma alanları, muhafaza ormanları, orman içi dinlenme yerleri, endemik ve korunması gereken nadir ekosistemlerin bulunduğu alanlarda maden aranması ve işletilmesi, Çevre ve Orman Bakanlığının muvafakatine bağlıdır. Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin; baraj, gölet, liman ve yol gibi yapılarda dolgu amaçlı kullanacağı her türlü yapı hammaddesi üretimi için yapacağı madencilik faaliyetleri ile zorunlu tesislerinden bedel alınmaz." hükmüne yer verilmiştir.
3213 sayılı Maden Kanunun "Madencilik faaliyetlerinde izinler" başlıklı 7. maddesi nin ek 4. fıkrasında, " Yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarında maden arama ve işletme faaliyetleri ile bu faaliyetler için gerekli geçici tesislere çevresel etki değerlendirme raporunda belirlenen esaslar dahilinde izin verilir. Alınan izinler, temditler dahil ruhsat hukuku sonuna kadar devam eder.
" hükmü mevcuttur.
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan 18/04/2014 gün ve 28976 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin "Kesin İzin" başlıklı 7. maddesinde; "(1) Bakanlıkça uygun görülenlere ruhsat süresi dikkate alınarak izin verilir. Ormanlık alandan verilen izin, müracaat sahibine tebliğ edilir. Tebligat tarihinden itibaren üç ay içerisinde izin sahibinden teminat, bedeller ve onaylı taahhüt senedi istenir. Tebligat tarihinden itibaren üç ay içerisinde bedellerin ödenmemesi, teminatın veya onaylı taahhüt senedinin verilmemesi halinde ise saha teslimi yapılmaz, her hangi bir bildirime gerek kalmaksızın izin iptal edilir. İptal işlemi ilgiliye bildirilir. Aynı yerle ilgili yeniden izin talep edilmesi yeni izin talebi olarak değerlendirilir.
(2) Maden işletme izinlerinde, izin sahibi; izne konu alanı kapsayan işletme izin belgesini orman idaresine vermeden saha teslimi yapılmaz.
(3) (Değişik:RG-19/4/2015-29331) Madencilik faaliyetine başlanılmadan önce izin sahibine, maden işletme ile tesis izin alanları, maden stok alanı, pasa döküm alanı, verimli toprak depolama alanı ve atık barajı izin sahasının sınırlarının köşe noktalarına zeminden en az iki metre yükseklikte koordinat değerleri belirli sabit işaretler tesis ettirilir. İki nokta arası 25 metreden fazla olamaz. Sabit işaretler izin süresi ve rehabilite izleme sürecinde muhafaza edilir. Aksi halde madencilik faaliyetine müsaade edilmez.
(4) İzin verilmemesi halinde durum ilgiliye tebliğ edilir.
(5) Ruhsat alanında maden arama, maden işletme veya hammadde üretimi için ormanlık alanlarda Bakanlıkça veya ormanlık alan dışında ilgili kurumlarca izin verilmiş ise, bu ruhsata dayalı olarak madencilik faaliyetleri için gerekli ve orman alanı içinde yapılması zorunlu tesislere ve altyapı tesislerine ruhsat alanı içinde, talep edilen altyapı tesislerinin ruhsat alanı içinde yapılması için uygun alan bulunulmadığının heyet tarafından tespit edilmesi halinde ruhsat alanı bitişiğinde izin verilebilir.
(6) Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca yol, köprü, baraj, gölet, liman gibi projelerin inşasında kullanılacak yapı ve inşaat hammaddelerinin üretimi için hammadde üretim izin belgesine dayanarak orman alanları içinde bu amaçla yapılacak işletme faaliyetleri, tesis ve altyapı tesislerine bu Yönetmelik hükümlerine göre izin verilir.
(7) İzin başlangıç tarihi; izin olurunda izin başlangıç tarihi belirtilmemiş ise izin olurunun verildiği tarihtir. İzin süresinin tamamen veya kısmen uzatıldığı izinlerde izin başlangıç tarihi ilk iznin verildiği tarihtir. Farklı tarihlerde verilen izinlerin birlikte uzatılması halinde izin başlangıç tarihi yeni izin olur tarihidir." düzenlemesi yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Orman sahalarında madencilik faaliyetinde bulunulabilmesi için Orman Kanunu 16. Maddesi Uygulama Yönetmeliği kapsamında Tarım ve Orman Bakanlığından izin alınması gerekli olup anılan Bakanlığın izin verme hususunda takdir yetkisi bulunduğu muhakkaktır. Ancak, Bakanlık, izin verme hususundaki takdir yetkisini kamu yararı, işin niteliği, ormanların korunması ve bu sahalara dair ihtiyaç gibi kıstaslar açısından değerlendirerek kullanacaktır.
Anayasa'nın 169. maddesinde ormanların ülke yönünden taşıdığı büyük önem gözetilerek, korunmaları ve geliştirilmeleri konusunda ayrıntılı düzenlemelere yer verilmiştir. Bu özel ve ayrıntılı düzenlemenin ülkemizde orman örtüsünün sürekli yok edilmesi gerçeğinden kaynaklandığı kuşkusuzdur. Her olayda, ormanlık alanda verilen izne konu edilen kamu yararı ile ormanın muhafazasındaki kamu yararının karşılaştırılmasının yapılması zorunluluğu Anayasa'nın 169. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez." hükmünden kaynaklanmaktadır.
Mevzuatın, maden işletme izinlerin ruhsat hukuku süresi dikkate alınarak belirleneceğinin düzenlendiği, bu durumun ilgililerde haklı beklenti oluşturduğu ve Orman Bölge Müdürlüğü tarafından inceleme yapılarak davacının talebinin uygun görüldüğü ve talep edilen orman alanının istenilen maksada uygun kullanılmasına izin verilmesinde sakınca görülmeyerek izin verildiği ancak, davalı idarece izinlerin süresinin 31/12/2016 tarih olarak belirlenmesine ilişkin gerekçelerinin ortaya konulamadığı açıktır.
Öte yandan her ne kadar bölge idare mahkemesi kararında, maden işletme izni verilen alanın aynı zamanda Yaban Hayatı Geliştirme Sahası içerisinde bulunduğu, ormanların korunması ve madencilik faaliyetinin ormana zarar verip vermediğinin takibi bakımından, idarenin takdir yetksi çerçevesinde davacının izin süresinin kısaltılabileceği belirtilmiş olsa da Maden Kanunun madencilik faaliyetlerinde izinlerin düzenlendiği hükmüne eklenen ek fıkra ile yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarında maden arama ve işletme faaliyetlerine izin verilebileceğinin düzenlendiği ve dava dosyasında mevcut Orman ve Su İşleri Bakanlığı 1. Bölge Müdürlüğü'nün … tarihile ve … sayılı yazısında dava konusu IV. Grup Kuvarsit madeni işletmeciliği için idareleri yönünden sakınca bulunmadığı belirtilerek izin verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Orman Kanununun 16 ncı Maddesi Uygulama Yönetmeliği'nin 7. maddesi ile "Bakanlıkça uygun görülenlere ruhsat süresi dikkate alınarak izin verilir" şeklindeki düzenlemesi gereğince davalı idarece verilen iznin ruhsat süresi dikkate alınarak verilmesi gerekirken, izin süresinin madencilik faaliyetlerine elverişli olmayacak kadar kısa verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki kararına yönelik istinaf isteminin kabulüne ilişkin temyize konu Bölge Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 23/02/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi