Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/4411 Esas 2020/3994 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4411
Karar No: 2020/3994
Karar Tarihi: 24.06.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/4411 Esas 2020/3994 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı ve davalı arasındaki rücuen tazminat davasında, davacıya ait villanın davalıya ait kanalizasyon borusunun geri tepmesi sonucu hasar gördüğü ve sigorta şirketi tarafından ödeme yapıldığı ancak sigortalının haklarına halef olunan TTK 1472 maddesi uyarınca hasar bedelinin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilmesi talep edilmiştir. Davalı ise imar mevzuatına aykırı yapılan binanın hasar görmesinden sorumlu olmadığını savunmuştur. Mahkeme, hasar bedelinin davalıdan tahsil edilmesine karar vermiştir ve bu karar temyiz edilmiştir. Dosya incelendikten sonra, temyiz itirazlarının reddiyle mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
TTK 1472 maddesi, sigortalının haklarının sigorta şirketi tarafından ödenmesi durumunda, sigortalının bu haklarından feragat ettiği ve sigorta şirketinin hak sahibi hale geldiği hallerde, sigorta şirketinin hak sahibi sıfatıyla zarar gören tarafın davası açma hakkına sahip olduğunu düzenleyen bir hükümdür.
17. Hukuk Dairesi         2019/4411 E.  ,  2020/3994 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davacıya konut sigorta poliçesi ile sigortalı villanın 28.08.2013 günü davalıya ait kanalizasyon borusunun geri tepmesi sonucu hasara uğradığını, 4.852,00 TL tutarındaki hasar bedelinin sigortalıya 18.09.2013 tarihinde ödendiğini, TTK"nın 1472 maddesi uyarınca davacı şirketin sigortalısının haklarına halef olduğunu belirterek şimdilik 4.852,00 TL tutarındaki hasar bedelinin 18.09.2013 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davalı idarenin meydana gelen hasarda kastı, kusuru ve ihmali bulunmadığını, hasar gören binanın imar mevzuatına aykırı yapıldığını, talep miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile 4.852,00 TL hasar bedelinin 18/09/2013 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan
    hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 248,44 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 24/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.