Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2929 Esas 2016/8333 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2929
Karar No: 2016/8333
Karar Tarihi: 03.11.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2929 Esas 2016/8333 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, dolandırıcılık suçundan mahkum edilmiştir. Sanığın, katılan ile tanışması sonrası dolandırıcılık yaparak katılanın iradesini sakatlamak sureti ile para elde ettiği kabul edilmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi gereği Anayasa Mahkemesi tarafından kısmen iptal edilmiş olan fıkralarının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiği belirtilmiş ve infaz aşamasında dikkate alınabileceği ifade edilmiştir. Kararda, sanığın mahkumiyetine ilişkin belirtilen Türk Ceza Kanunu'nun 157/1, 62/1, 52/2-4 ve 53. maddeleri açıklanmıştır.

15. Ceza Dairesi 2016/2929 E. , 2016/8333 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62/1, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin (1), (2) ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E.2014/140, K.2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden koşulları oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın, tanık ... ile arasındaki yakınlıktan faydalanarak katılan ... ile tanıştığı, suç tarihinden önce katılana bir adet altın numunesi verdiği, katılanın bu numuneyi kuyumculara gösterdiği ve gerçek olduğunu öğrenince 30.000,00 TL karşılığı, altın satın almak üzere anlaştığı, katılanın temin ettiği parayı dosyası ayrılan açık kimlik bilgileri tespit edilemeyen ... ve ... isimli iki kişiye verdiği ve bu kişilerin altınları getirme bahanesi ile bir eve girerek ortadan kayboldukları, bu şekilde sanığın aldatıcılık niteliği taşıyan hileli hareketler sergileyerek katılanın iradesini sakatlamak sureti ile dolandırıcılık suçunu işlediği gerekçesine dayanan kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yeterli delil bulunmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.