15. Hukuk Dairesi 2017/1631 E. , 2018/2444 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece bozma ilâmına uyularak davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dairemiz"in 10.02.2016 günlü, 2015/4675 Esas, 2016/860 Karar sayılı bozma ilâmında; "...Mahkemece öncelikle belediye imar işlem dosyası temin edilerek hükme esas alınan raporu hazırlayan bilirkişi kurulundan alınacak ek rapor ile yapılan inşaatın yasal durumunun ve tadilat projesiyle yasal hale getirilip getirilemeyeceğinin mümkün olup olmadığının tespit edilmesi, yasal olduğunun anlaşılması halinde imalâtın yapıldığı 2009 yılı mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre bedelinin hesaplatılması, bulunacak toplam iş bedeli miktarından davacı iş sahibince ödendiği kanıtlanan ve ihtilâfsız olan 47.871,00 TL ödemenin mahsubu ile davalı yüklenicinin alacaklı olup olmadığının belirlenerek hüküm altına alınması" gerektiğine değinilmiş, hüküm temyiz eden taraflar yararına bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama aşamasında bilirkişi heyetinden alınan ek rapora göre davalı yüklenicinin gerçekleştirdiği imalâtlar incelenmiş, zemin katta, 1. katta ve çatı katında yapılan imalâtların emsal uygulamasını aştığı, yapılan ilave kapatma alanlarının bina çekme payı içerisinde kaldığı, çatı katında yapılan imalatların... Belediye Meclisi"nin aldığı çatı eğimi vs. kararlara uymadığı, söz konusu aykırı imalâtların projelendirilmesinin imar kuralları gereği mümkün olmadığı, yüklenicinin ayıplı olarak yaptığı işin bedelini isteyemeyeceği, davalının, davacı iş sahibinden herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, verilen karar davalı yüklenici vekilince temyiz edilmiştir.
Yüklenici yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye, teknik ve sanatsal ilkelere ve amaca uygun olarak imâl edip iş sahibine teslim etmekle, iş sahibi de kararlaştırılan iş bedelini ödemekle yükümlüdür. 3194 sayılı İmar Yasası"nın 21. maddesi gereğince aynı Kanun"un 26. maddesinde gösterilen istisnalar hariç her türlü inşaat yapımı ilgilisine göre belediye veya valiliklerden alınacak yapı ruhsatına tabidir. Ruhsat alınmış yapılarda herhangi bir değişiklik yapılması da yeniden ruhsat alınmasına bağlıdır. İstisnalar dışında ruhsat alınmadan yapıya başlanması, kaçak yahut ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapılması durumunda 3194 sayılı Kanun"un 32. maddesi uyarınca yerel idarelerce yıktırılır ve aynı Kanun"un 42. maddesi gereğince de yapı sahibine ve yükleniciye ceza yaptırımı uygulanır. İmar mevzuatındaki kurallar kamu düzeni gereği uyulması zorunlu ve emredici hukuk kurallarıdır.
İmara aykırı ve kaçak yapılar için 18.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7143 sayılı Kanun"un 16. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanunu"na eklenen geçici 16. madde ile yapılmış yeni bir düzenleme bulunmaktadır. Maddede; afet risklerine hazırlık kapsamında ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla, 31.12.2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kurum ve kuruluşlara 31.10.2018 tarihine kadar başvurulması, bu maddedeki şartların yerine getirilmesi ve 31.12.2018 tarihine kadar kayıt bedelinin ödenmesi halinde Yapı Kayıt Belgesi verilebileceği, başvuruya konu yapının ve arsasının mülkiyet durumu, yapı sınıf ve grubu ve diğer hususlar Bakanlık tarafından hazırlanan Yapı Kayıt Sistemine yapı sahibinin beyanına göre kaydedileceği (Geçici 16/1); Yapı Kayıt Belgesinin yapının kullanım amacına yönelik olduğu, Yapı Kayıt Belgesi alan yapılara, talep halinde ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su, elektrik ve doğalgaz bağlanabileceği (Geçici 16/3); Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezalarının iptâl edileceği (Geçici 16/4); Yapı Kayıt Belgesinin, yapının yeniden yapılmasına veya kentsel dönüşüm uygulamasına kadar geçerli olduğu, Yapı Kayıt Belgesi düzenlenen yapıların yenilenmesi durumunda yürürlükte olan imar mevzuatı hükümlerinin uygulanacağı, yapının depreme dayanıklılığı hususunun malikin sorumluluğunda olduğu (Geçici 16/10); bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasların Bakanlık ve Maliye Bakanlığı tarafından müştereken belirleneceği (Geçici 16/12) düzenlenmiş ve maddenin diğer fıkralarında da uygulama esasları ve istisnaları belirtilmiş ayrıca bu tür yapılarda cins değişikliği ve kat mülkiyeti tesis edilebilmesi imkânı getirilmiştir.
3194 sayılı Kanun"a eklenen geçici 16. madde, 31.12.2017 tarihinden önce yapılmış imara aykırı ve kaçak yapılar için uygulanacağından içeriği itibarıyla geriye etkili olarak uygulanması öngörülmüş bir düzenlemedir. Usuli kazanılmış hakkın istisnası olan geriye etkili bir kanuni düzenleme olması nedeniyle anılan hükmün mahkemelerce eldeki davalar için de uygulanması gerektiği gibi, öncesinde aksine verilmiş bir bozma kararı bile bulunsa, temyiz aşamasında da Yargıtay"ca gözetilmesi gerekir.
Mahkemece öncelikle davalı yükleniciye “Yapı Kayıt Belgesi” düzenlenip düzenlenmediği konusunda süre verilip belgenin sunulması halinde binanın yasal durumu hakkında değerlendirme yapılması, bu belgenin düzenlenememiş olması halinde binanın yasal hale getirilip getirilemeyeceğinin işin yapıldığı yer belediye başkanlığından sorularak aykırılıkların giderilmesi için yapılması zorunlu olan işlemlerin neler olduğunun bildirilmesinin istenmesi, imar mevzuatına aykırılıkların giderilmesinin mümkün olmadığının belirtilmesi halinde yıkılması gereken bir yapının ekonomik değeri olmayacağından şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilmesi, imar mevzuatına aykırılıkların giderilmesinin mümkün olduğunun bildirilmesi halinde ise davalı yükleniciye uygun bir süre verilip, işin yasal hale getirilmesinden sonra bilirkişi heyetinden alınacak ek rapor ile imalâtın yapıldığı 2009 yılı mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre bedelinin hesaplatılması, bulunacak toplam iş bedeli miktarından davacı iş sahibince ödendiği kanıtlanan ve ihtilâfsız olan 47.871,00 TL ödemenin mahsubu ile davalı yüklenicinin alacaklı olup olmadığının belirlenerek hüküm altına alınması gerekir.
Açıklanan bu gerekçelerle kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 08.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.