Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/6761 Esas 2014/8230 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6761
Karar No: 2014/8230

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/6761 Esas 2014/8230 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/6761 E.  ,  2014/8230 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalı kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi, dava dilekçesi ile; ... Köyü ... parsel sayılı taşınmazın, 1974 yılında 766 sayılı Kanun gereğince yapılan çalışmalarda ... adına tespit edilip tapuya kaydedildiğini, buna rağmen 11.12.2009 tarihinde kesinleşen orman tahdidinde ise, ... parsel sayılı taşınmazın 33.969,218 m2"lik kısmının orman sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, çekişmeli taşınmazın orman sınırları içinde kalan 33.969,218 m2"lik kısmının tapusunun iptali ile bu kısmın orman vasfıyla Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın talep doğrultusunda 33.969,218 m2"lik kısmının tapusunun iptali ile bu kısmın orman vasfıyila Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm bir kısım davalı kişiler tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir
    Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde; 766 sayılı Kanuna göre yapılan tapulama çalışmaları 1974 tarihinde kesinleşmiştir. Aynı yerde 6831 sayılı Orman Kanunu gereğince yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulamaları ise, 11.6.2009 - 11.12.2009 tarihleri arası ilân edilerek kesinleşmiştir.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu ve kesinleşen orman tahdidinin iptaline yönelik açılmış bir dava da bulunmadığına göre davanın kabulü yolunda hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, dava konusu taşınmaz, tapuda 34000 m2 yüzölçümü ile kayıtlı olup, taşınmazın tamamının kesinleşen orman sınırları içinde kalmasına rağmen mahkemece taleple bağlı kalınarak taşınmazın 33.969,218 m2"lik kısmının tapusunun iptaline ve bu kısmın orman vasfıyla tesciline karar verilmişse de; Dairemizin iade kararı ile fen bilirkişiden alınan 07.07.2014 tarihli ek raporda, davacı tarafından belirtilen 33969,218 m2"lik kısmın taşınmazın tamamının köşe kordinatlarından yararlanılarak yapılan hesap sonucu bulunan miktar olduğu, tapuda yazan miktar ile dava açılan miktar arasındaki farkın 30,782 m2 olup, bu miktarın büyük ölçekli harita ve planlar yönetmeliğine göre olması gereken (+, - 378,98 m2) tecviz hata miktarının altında kaldığı anlaşıldığına ve infaz sırasında bu durumun değerlendirileceğine göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince temyiz eden davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 02/10/2014 günü oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.