Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/7273 Esas 2016/8270 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların ... Ltd. Şti isimli şirketin yetkilileri olduğu, şirket yetkilisi sanık ... tarafından 31.03.2009 ve 30.04.2009 tarihli ... Bankası ... şubesine ait 33.500 TL bedelli iki adet çek düzenlendiği, düzenlenen çeklerin ileri tarihli olup vadeli çek olarak değerlendirildiği, müştekinin çeki aldığı zaman şirket yetkilisinin tek imza ile çek düzenlemeye yetkili olduğu, 22.01.2009 tarihli ana sözleşme değişikliği ile müşterek imzaya yetkili olarak ... ve...."nun belirlendiği ve çekin ibrazında bu gerekçe ile ödeme yapılmadığı ve nitelikli dolandırıcılık suçunun işlendiğinin iddia edildiği olayda,
1- Sanık ...... hakkında verilen beraat hükmünün incelenmesinde;
Sanık ..."nun, sanık ..."in eylemine iştirak iradesi bulunmadığı anlaşıldığından atılı nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkemenin beraat yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin suçun sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında verilen beraat hükmünün incelenmesinde;
Sanık ..."in katılana önceden doğan bir borcu bulunmadığı, sanığın, ... isimli şahsın katılana olan borcunu üstlenerek suça konu çekleri katılana verdiği, fakat çekleri verdikten sonra kendisine ait olan tek imza yetkisini kızı olan sanık ..."ya da vermek suretiyle borca itiraz ettiği, bu şekilde alacağın tahsilini imkansız hale getirdiği eyleminin nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu sabit olduğundan atılı suçtan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekili"nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi