Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 11.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi asli katılan gerçek kişiler vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 30.09.2014 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden aslı katılanlar vekili ile diğer tarafta geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü;

K A R A R

Davacı Hazine vekili, 18.03.2011 hâkim havale tarihli dilekçe ile Köyünde yapılan genel arazi kadastro çalışmaları sonucunda 1197 ve 1198 parsel sayılı taşınmazların tesbitine itiraz edildiği ve Tapulama Mahkemesinin 28.04.1987 tarih ve 1985/23 - 2 sayılı kararı ile 03.11.1982 tarihli teknik bilirkişi tarafından düzenlenen haritada (C2) ile gösterilen 104.400 m², (D2) ile gösterilen 53.000 m² ve (G2) ile gösterilen 12.500 m² olarak gösterilen taşınmazların, orman olarak tesbit harici bırakılmasına karar verildiği ve kararın derecettan geçerek kesinleştiği, daha sonra Hüseyin Yılmaz mirasçıları ... ve kardeşleri tarafındane açılan tescil davasının da 28.01.2010 gün 2008/355-13 sayılı karar ile reddedildiği ve kararın Yargıtay 20. Hukuk Dairesi"nin 05.10.2010 gün 2010/9805 - 13057 sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği, 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 7. maddesi uyarınca herhangi bir nedenle sınırlama dışı kalmış ormanların tescilinin dava yoluyla herzaman istenebileceği gerekçesiyle orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle husumet yöneltmek suretiyle dava açmıştır.
Orman Yönetimi vekili, 08.09.2011 hâkim havale tarihli dilekçe ile; dava konusu taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescilleri istemiyle harcını yatırmak suretiyle davaya katılmıştır.
... vekili 17.08.2011 hâkim havale tarihli dilekçe ile; vekil edenlerin sayısı ile açtıkları davanın konusunun 59.553 m² yüzölçümlü taşınmaza ilişkin olduğu, mahkemece taşınmazların bulunduğu yerde yapılan 6831 sayılı Kanunun 2/B madde çalışmalarının dikkate alınmayarak karar verildiği, taşınmazın orman sınırı dışına çıkarıldığı, bu davaya konu taşınmazın, Hazine tarafından tescili istenen toplam 169.900 m² yüzölçümlü taşınmaz içinde kaldığından, orman niteliğiyle tesciline karar verilmesi halinde vekil edenleri aleyhine sonuç doğuracağı gerekçesi ve orman niteliğini kaybettiği gerekçesiyle orman sınırı dışına çıkarılmaya ilişkin 6831 sayılı Kanunun 2/B madde çalışmasının beklenmesi ve 45273 m² bölüme ilişkin davanın reddine karar verilmesi istemiyle harçlı olarak davaya katılmışlardır.

Yargılama sırasında husumet yaygınlaştırılmıştır.
Mahkemece, davanın kabulü ile tapulama mahkemesi"nin 28.04.1987 gün ve 1985/23-2 sayılı kararının dayanağı bulunan 03.11.1982 tarihli teknik bilirkişi tarafından düzenlenen rapor esas alınarak hazırlanan 27.09.2012 tarihli rapor ve ekindeki krokide (C2) ile gösterilen 104.400 m², (D2) ile gösterilen 53.000 m² ve (G2) ile gösterilen 12.500 m² olarak gösterilen toplam 169.900 m² taşınmaz bölümünün orman netiğiyle Hazine adına tesciline, katılan Orman Yönetiminin talebi hakkında ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, katılan gerçek kişiler yönünden, taşınmaz içinde kalan 45.273 m² bölüm için kendi lehlerine tescil talebi bulunmadığından bir karar verilmesine yer olmadığına, bu taşınmaz bölümü için davanın reddine karar verilmesi isteği hakkında hüküm fıkrasının 1/a bendinde davanın kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle ayrıca bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm katılan gerçek kişiler vekili tarafından taşınmazın 45.273 m² bölümüne ilişkin olarak duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir.
Dava, orman niteliğiyle tescil harici bırakılan taşınmazın tapu siciline tescili istemine ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde, 6831 sayılı Kanuna göre 20.06.2005 ilâ 21.07.2005 tarihleri arasında ilişkin olarak orman kadastrosu ve 2/B madde çalışması yapılmış, ancak ilan edilmediğinden kesinleşmemiştir. Genel arazi kadastro çalışmaları 1969 yılında yapılıp kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazın Tapulama Mahkemesinin 28.04.1987 gün 1985/23-2 sayılı kararı ile orman olarak tapulama harici bırakıldığı, 15.07.2004 günlü Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/g maddesi ve bu yönetmeliği yürürlükten kaldıran 20.11.2012 gün ve 28473 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin 16/g maddesi uyarınca Devlet Ormanı olduğuna dair kesinleşmiş mahkeme kararı bulunan yerlerin Devlet Ormanı olarak sınırlandırılmasının gerektiği gözönünde bulundurularak, yerinde görülmeyen davacı gerçek kişiler vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanması göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması nedeniyle 1.100.-TL vekâlet ücretinin asli katılanlardan alınarak Orman Yönetimi ve Hazineye verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 30/09/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.