Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2771
Karar No: 2021/4374
Karar Tarihi: 20.09.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/2771 Esas 2021/4374 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2021/2771 E.  ,  2021/4374 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Davacı ..., imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak, .../.../... Mahallesinde bulunan, hudutlarını dava dilekçesinde belirttiği 2 adet taşınmaz bölümünün adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Davalı Hazine ve ... ile dahili davalı ..., davanın ayrı ayrı reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, 01.04.2013 havale tarihli teknik bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerinde, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. ve 17. maddelerinde belirtilen zilyetlikle iktisap koşullarının davacı taraf yararına gerçekleştiği kabul edilerek, bu bölümlerin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hükmün davalılardan Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar, Yargıtay Kapatılan 16. Hukuk Dairesinin 06.05.2014 tarih, 2014/1849 Esas, 5541 Karar sayılı ilamıyla “ davanın, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazın, 1970 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tapulama harici bırakılan yerlerden olduğu, davacının, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuki nedenlerine dayanarak tescil isteğinde bulunduğu, dava konusu taşınmazın 10.01.2011 tarihinde idari yoldan Hazine adına ham toprak niteliği ile ve ... parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kaydedildiği, davanın açıldığı tarihte henüz tapuda kayıtlı bulunmayan ve TMK"nın 713/1. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gereken tescil davasının, Hazine adına tapu kaydının oluşması ile kendiliğinden tapu iptali ve tescili davasına dönüştüğü, davacının, dava dilekçesinde sadece imar-ihya ve zilyetlikten söz ettiği ancak keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıkların, dava konusu taşınmaz bölümlerinin davacının babası ..."den kaldığını ve oğlu olan davacıya intikal ettiğini bildirdiği; ancak intikal şekli konusunda herhangi bir beyanda bulunmadıkları, murisin ölümü ile terekesi elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olup bir veya birkaç mirasçının terekeye dahil bir taşınmaz için üçüncü kişilere karşı aktif dava açma sıfat ve hukuki ehliyeti bulunmadığı, dava bir tasarrufi işlem olup tüm mirasçıların birlikte üçüncü kişilere karşı dava açmalarının zorunlu olduğu, şayet murisin sağlığında çocukları arasında yaptığı paylaşım sonucu ya da ölümünden sonra terekenin paylaşımı ile dava konusu yerler davacıya düşmüş ise, davanın bulunduğu bu hali ile yürütülmesinin gerektiği, dava konusu yerler muristen kalmakta olup, gerek sağlığında muris tarafından yapılan paylaştırmanın olmaması ve gerekse murisin ölümünden sonra mirasçıları arasında yöntemine uygun bir biçimde tüm mirasçıların katılımı ile yapılmış bir tereke paylaşımının söz konusu olmaması ve de dava dışı diğer mirasçıların muvafakatleri alınamaz ise bu takdirde davacının üçüncü kişilere karşı tek başına dava açamayacağı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmesi, tüm bu hususların değerlendirilmesi için öncelikle muris ..."e ait veraset belgesinin alınması için davacıya süre ve imkan tanınması, veraset belgesi dosyaya sunulduğunda da durumun değerlendirilmesinin gerektiği, taşınmazlar taşlık niteliği ile tespit dışı bırakıldıklarına göre, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 17. maddesi uyarınca imar ve ihyaya muhtaç yerlerden olduğunun kabulünün gerektiği, yine dava konusu taşınmaza komşu olan ... parsel sayılı taşınmazın mera niteliğinde olduğu, anılan taşınmazın komisyon kararı ile mera olarak tahsis edildiği gözetildiğinde somut olayda; mera araştırması yapılması zorunlu iken, mahkemece bu hususta usulüne uygun bir araştırma yapılmadığı belirtilerek, dava konusu taşınmaz bölümlerini kapsayan hava fotoğraflarının dosya arasına alınması, komşu parsellerin dayanağı olan kayıt ve belgelerin bulundukları yerden getirtilmesi, yöntemince mera araştırması yapılması, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle inceleme yaptırılması, dava konusu taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılması, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu vasıtasıyla taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı, tamamlandığı ve zilyetliğin hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, komşu ... parsel sayılı meradan ayrıcı unsurları olup olmadığının özellikle irdelenmesi, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi” gereğine değinilmek suretiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda Hazine aleyhine açılan davanın kabulüne, ... parsel sayılı taşınmazın, harita mühendisi (jeodezi ve fotogrametri uzmanı) ve fen bilirkişisinin 19/10/2017 havale tarihli krokili raporunda (A) harfi ile gösterilen 17.662,26 metrekare ve (B1) ile gösterilen 26.864,28 metrekare olmak üzere toplam 44.526,54 metrekarelik bölümün, Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile bu bölümlerin "tarla" vasfı ile davacı adına tapuya tesciline, taşınmaz yargılama sırasında idari yoldan Hazine adına tescil edildiğinden ve diğer davalıların davada pasif husumet sıfatı kalmadığından, Hazine dışındaki diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı ..., hudutlarını dava dilekçesinde belirttiği 2 adet taşınmaz bölümünün adına tescili istemiyle dava açmış, mahallinde yapılan keşiflerdeki yer gösterimleri ve tüm dosya kapsamından, davacının dava ettiği taşınmazların, hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda (A), (B1) ve (B2) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümleri olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda (A) ve (B1) harfleri ile gösterilen bölümlerde, 3402 sayılı Yasa"nın 14. ve 17. maddelerinde belirtilen zilyetlikle iktisap koşullarının davacı yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, aynı raporda (B2) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması isabetsizdir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz eden davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi