12. Ceza Dairesi 2014/1408 E. , 2014/6313 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 70, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52, 53/1, 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ile müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mahkemece verilen 20/03/2008 tarihli kararın, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 14/11/2009 tarihli yazısı üzerine, “suçtan zarar gören ... ... Müze Müdürlüğü” ne tebliğ edildiği, bozma sonrası duruşma gününü bildirir davetiyenin de aynı kuruma gönderildiği, Müze Müdürlüğü"nün 2863 sayılı Kanuna aykırılıktan doğan davalara katılma hakkı bulunmadığından, adı geçen kuruma yapılan tebliğ işlemlerinin davanın ihbarı yönünden sonuç doğurmadığı kabul edilmekle birlikte, 05/02/2013 tarihli kararın yine “suçtan zarar gören ... ... Müze Müdürlüğü” ne tebliğinden sonra hazine vekilince temyiz isteminde bulunulduğu anlaşılmakla, müşteki kurumun, daha önce yapılan tebliğler ile davadan haberdar edildiği sonucuna varılarak, kurum adına dava takip edilip usulüne uygun şekilde katılma hakkının kullanılmadığı değerlendirildiğinden, müşteki vekilinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE,
Sanığın temyiz isteminin incelenmesine gelince,
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın aşamalarda yaptığı savunmalarda, suça konu varlıkları kendisine amcasının verdiğini beyan etmesi ve sanık tarafından ticari maksatla hareket edildiğine yönelik delil bulunmaması karşısında, 2863 sayılı Kanunun 70/1 maddesinde düzenlenen “kültür varlıklarını bulundurma” suçunun manevi unsurunun oluştuğu, bununla birlikte atılı suçun maddi unsurunun da oluşabilmesi için, anılan varlıkların korunması gerekli niteliği haiz olmasının zorunlu bulunduğu, Dairemizin 14/06/2012 tarih, 2011/9082 Esas, 2012/15123 Karar sayılı ilamı ile, kendi içinde çelişkili bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm tesisi bozma sebebi olarak gösterildiği ve mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde, yine aynı bilirkişilerce düzenlenen 26/12/2012 tarihli rapora dayanılarak karar verildiği anlaşılmakla;
Dava konusu eserler üzerinde üniversitelerin arkeoloji ve sanat tarihi kürsülerine mensup öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, mevcut durumları itibariyle bilim, kültür, din veya güzel sanatlarla ilgileri, tasnif ve tescile tabi, bildirim zorunluluğu olan, yani 2863 sayılı Kanun kapsamında korunması gerekli taşınır kültür varlığı olup olmadıkları tespit edilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, davanın tarafı konumundaki Ankara ... Müzesi Müdürlüğü"nde görev yaptıkları 2008 yılı Adli Yargı Adalet Komisyonu bilirkişi listesinden anlaşılan uzmanlarca düzenlenen rapor hükme esas alınmak suretiyle karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 13/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.