1. Hukuk Dairesi 2013/10888 E. , 2013/14289 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar; miras bırakanları...’nın mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla kayden malik olduğu 1360 parseli ...’e, 1735 parseli ise ...’e ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiğini, gerçekte ivazsız temlik yaptığını, bakım yükümlülüğünün de yerine getirilmediğini ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kaydının miras payları oranında iptal ve adlarına tescil isteğinde bulunmuşlardır..
Davalı ..., 12.11.2008 tarihli oturumda davayı kabul etmiştir.
Davalı ... ise, iddiaların yersiz ve dayanaksız olduğunu, bakım yükümlülüğünü yerine getirdiğini, muvazaalı temlik olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; ... bakımından kabul beyanı nedeniyle, ... bakımından ise muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalılardan ..."nın temyizi üzerine Dairece bozulmuştur.
Hükmüne uyulan Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 20.12.2010 gün 2010/11619-13629 sayılı bozma kararında özetle“Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.4.1990 gün ve 1990/1-152-1990/236 sayılı kararında da vurgulandığı üzere; davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, mahkemece, muvazaa iddiası yönünden inceleme, araştırma ve değerlendirme yapılarak sonuca gidildiği, kamu düzeni ile ilgili ehliyetsizlik iddiasının öncelikle araştırılması gerekirken bu iddia üzerinde durulmaksızın muvazaa iddiasına öncelik verilerek neticeye gidilmiş olmasının doğru olmadığı, bu sebeple hukuki ehliyetsizliğin kamu düzeni ile ilgili olduğu gözetilerek önemine binaen öncelikle incelenmesi, tarafların bu yönde bildirecekleri tüm delillerin toplanması, varsa miras bırakana ait sağlık kurulu raporları, hasta müşahade kayıtları, reçeteler vs. istenmesi, tüm dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesi, (2659 Sayılı Yasanın 7 ve 16.maddesi gereğince) akit tarihinde miras bırakanın ehliyetli olup olmadığı yönünde rapor alınması, ehliyetli olduğunun anlaşılması halinde murisin sağlığında bakım görevinin yerine getirilmediği iddiasıyla dava açmadığı, onun ölümüyle mirasçıları tarafından dava açılamayacağı kuralının gözetilerek muvazaa iddiasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi; ehliyetsiz olduğunun belirlenmesi halinde ise; miras bırakanın terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu ve davacıların terekeye iade değil de pay oranında istekte bulundukları saptanan ehliyetsizlik durumunun yapılan temliki olumsuz etkileyeceğinden esasen muvazaa yönünden bir araştırmaya da gerek kalmayacağı
gözönüne alınarak Türk Medeni Kanununun 701.maddesi hükmü gereğince böyle bir isteğin dinlenilme olanağının bulunmadığı başka bir anlatımla davanın tüm iştirakçilerin katılımıyla ve terekeye iade şeklinde açılmadığından, davanın tümden reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararı uyarınca işlem yapılarak bozma öncesinde ... hakkında verilen hüküm temyiz konusu yapılmayarak kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, ..."ya yönelik açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılardan ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ..."nin raporu okundu, düşüncesi alındı .Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalılardan ..."nın temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 235.10.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.