Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/5694 Esas 2014/8104 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı mirasçıları tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
2859 sayılı Kanun gereğince yapılan yenileme kadastrosu sırasında (eski) 2256 parsel sayılı 200000 m2 yüzölçümündeki orman vasfındaki taşınmaz, (yeni) 2789 ada 15 parsel numaralı ve 183254,90 m2 yüzölçümlü olarak orman niteliği ile Hazine adına tescil edilmiştir.
Davacı, içinde 81 m2 yüzölçümündeki evinin bulunduğu 1140 m2 miktarındaki arazisinin çekişmeli taşınmaz içinde yer aldığını, dava edilen kısmın 100 yıldır kullanıldığını ve fiilen zilyetliğinde bulunduğunu iddia ederek, taşınmazın kullanımında olan kısmının tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı mirasçıları tarafından temyiz edilmiştir,
Dava, tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Taşınmazın bulunduğu yerde 1969 -1970 yıllarında yapılan tapulama çalışmalarında çekişmeli taşınmaz tescil harici bırakılmış, 1980 yılında yapılan orman kadastrosu neticesinde taşınmaz ... Devlet Ormanı olarak 08.11.1984 tarihinde tescil edilmiştir. Yörede 2859 sayılı Kanun gereğince yapılan yenileme çalışması 11.04.2000 tarihinde ilân edilmiştir.
Dava, orman niteliği ile Hazine adına tapuda kayıtlı olan çekişmeli taşınmaza ilişkin olarak yalnızca Orman Yönetimine karşı açılmış, Hazine davada yer almamıştır. Ormanların mülkiyeti Hazineye, kullanım hakkı Orman Yönetimine aittir. Hazinenin de davada yer alması gerekir ise de davanın reddine karar verilmesi ve Hazine aleyhine hüküm kurulmamış olması, incelenen dosya kapsamı, kararın dayandığı gerekçe ile uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşılarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 29/09/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.