MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili, dava dilekçesinde elektrik kullanımından doğan borçların davalıya ait olduğunu, borçlara yönelik takip başlatıldığını, itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı duruşmada, evin babasından kaldığını, evin bulunduğu köyde oturmadığını belirtmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Dosyada yeralan davacı kurumun resmi yazısından aboneliğin köy muhtarlığı döneminde başlaması nedeni ile sözleşmenin bulunmadığının belirtildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda ise, davalının meskeni kullanmıyor olması halinde de kendi aboneliği döneminde tahakkuk ettirilen faturalardan sorumlu olduğu belirtilmiş, mahkemece sözleşme bulunmadığı gözardı edilerek nedeni ve gerekçesi belirtilmeksizin davanın kabulüne karar verilmiştir.
Uyuşmazlık; davalının babasından kalan evde elektrik kullanılmasından dolayı sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Kullanılan elektrik bedelinden abonelik sözleşmesi uyarınca abone sorumlu olduğu gibi, abone dışında fiilen kullanan kişide sorumludur. Ancak, somut olayda elektrik aboneliğine ilişkin sözleşme bulunmadığından talep edilen dönemde fiili kullanıcının kim olduğunun tespit edilmesi gerekmektedir.
Mahkemece yapılması gereken, takibe konu edilen borç döneminde fiili elektrik kullanıcısının kim olduğunun yöntemine uygun şekilde belirlenmesinden ve sonucuna uygun şekilde karar verilmesinden ibarettir .
Bozma nedenine göre, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir .
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.