MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “dava konusu 243 ada 65 parselin öncesinin davacıların murisi aynı zamanda davalının kayınpederi olan ... ’na ait olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, murisin, yaşlılık ve hastalık nedeniyle kısıtlanması nedeniyle oğlu ...’nun kendisine vasi olarak atandığı, ... vasi sıfatı ile, 10.06.2007 tarihli harici senetle dava konusu parseli davalı eşine bağışlamış ise de taşınmazların devrinin geçerli olabilmesi için TMK"nın 462. maddesi hükmü uyarınca vasinin vesayet makamından izin alması zorunlu olup, ... böyle bir izin almadığı için BK"nın 32. maddesinde açıklandığı şekli ile yetkili temsilci olarak kabul edilemeyeceği gibi, hibeyi kabul eden davalının iyi niyetli olduğundan taşınmazın zilyetliğinin geçerli bir şekilde devredildiğinden söz edilemeyeceği belirtilerek; hukuken geçerli olmayan hibeye dayanılarak yapılan kadastro tespiti sonucu oluşan tapu kaydı hüküm ifade etmeyeceğinden davanın kabulüne karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekşmeli 243 ada 65 parsel nolu taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın ölü ... oğlu ... mirasçıları adlarına ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/651 Esas, 623 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında verasette iştirak hükümlerine göre tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye nispi temyiz karar harcının temyiz edenden alınmasına, 26.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.