12. Ceza Dairesi 2013/12657 E. , 2014/6243 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle Yaralama
Hüküm :TCK"nın 89/1, 89/2-b, 62/1, 52, 52/4, 53/6. maddeleri gereğince mahkûmiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, soruşturma aşamasında şikayetçi olduğunu belirten müştekinin zararlarını giderdiğine dair dosyada bilgi veya belge bulunmadığı gibi sanığın, zararları giderdiğine ilişkin bir iddia da ileri sürmemesi karşısında, 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" düzenlemesinin uygulama imkanının olmadığı anlaşıldığından tebliğnamenin bu yöndeki (1) no.lu bozma düşüncesine; 5271 sayılı CMK"nın 226/2. maddesi uyarınca cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanabileceği haller ilk defa duruşmada ortaya çıkarsa ek savunma hakkı verilmesi gerektiği, somut olayda ise sürücü belgesinin geri alınmasının yargılamanın başından beri verilen cezaya ek olarak uygulanabilir nitelikte olup ek savunma gerektirmediği anlaşılmakla tebliğnamedeki (2) no.lu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sürücü belgesinin onaylı örneği getirtilmeden TCK"nın 53/6. maddesi uyarınca geri alınmasına karar verilmesi, UYAP sisteminden temin edilen ve dosya içine konulan, sanığa ait sürücü belgesinin, suç tarihi itibariyle ve halen geçerli olduğunun anlaşılması sebebiyle bozma konusu yapılmamış; gerekçeli karar başlığında CMK’nın 232/2-c maddesi uyarınca suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak kabul edilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusura, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, lehe hükümlerin uygulanmasına, eksik incelemeye ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Tali kusurlu olduğu kabul edilen sanık hakkında temel cezanın belirlenmesi sırasında, taksire dayalı kusurun ağırlığının gerekçe olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 1. paragrafında yer alan “taksire dayalı kusurunun mevcut olaydaki ağırlığı” ibaresinin hükümden çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.