Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/564
Karar No: 2021/354
Karar Tarihi: 24.02.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/564 Esas 2021/354 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/564
Karar No : 2021/354

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …
2- … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 04/10/2019 tarih ve E:2018/4729, K:2019/8300 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Elektrik Piyasası Hizmetleri Dairesi Başkanlığında Genel İdare Hizmetleri kadrosunda birinci dereceli şube müdürü olarak görev yapan davacı tarafından, İşletme Fakültesi Üretim Yönetimi Lisans Bölümü mezunu olduktan sonra, Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı yüksek lisans programını tamamlamasının ardından teknik hizmetler sınıfında mühendis ve başmühendis olarak çalıştığı, halihazırda genel idare hizmetleri kadrosunda olmasına rağmen mühendislik görevi yaptığı, ücret, emeklilik, ek gösterge bakımından mağdur edildiğini ileri sürerek mağduriyetinin giderilmesi ile mühendis unvanı verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile Yükseköğretim Kurulunun Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğüne hitaben yazılan … tarih ve … sayılı davacı hakkındaki yazısında yer alan YÖK Yürütme Kurulunun 30/10/1989 tarihli kararı ile 17/06/1988 ve 14/10/2014 tarihli kararlarının eksik düzenleme içerdiği ileri sürülerek iptali ve yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 04/10/2019 tarih ve E:2018/4729, K:2019/8300 sayılı kararıyla;
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 3. maddesinin (t) bendinin (1) numaralı alt bendi ve 43. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ile 3458 sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Kanun'un 1. maddesi hükümlerine yer verilerek;
3458 sayılı Kanun'un 1. maddesinde, mühendislik ve mimarlık eğitiminin ikili bir ayırıma tabi tutularak, Yüksek Mühendislik ve Mimarlık Okullarından mezun olanlara yüksek mühendis veya yüksek mimar unvanı hakkı tanınmış iken, Türk Teknik Okulları Mühendislik ve Mimarlık Eğitimi ile Yüksek Mühendislik ve Mimarlık Eğitimi Teknik Okullar Mühendislik veya Mimarlık bölümlerinden mezun olanlara sadece mühendislik veya mimarlık unvanı hakkı tanındığı;
Dava konusu işlemlerin incelenmesi neticesinde;
Uyuşmazlık konusu edilen Yükseköğretim Kurulu Yürütme Kurulunun 17/06/1988 tarihli toplantısında almış olduğu 88.32.711 sayılı karar ile; ''Bir mühendislik dalında diploma alanların başka bir mühendislik dalında yüksek lisans öğrenimi yapmaları halinde bu durumda olanlara sadece yüksek lisans unvanı ve derecesi verilmesinin ve yüksek lisans öğrenimi yaptığı anabilim dalının ayrıca parantez içerisinde gösterilmesine''; 16/10/1989 tarihli toplantısında almış olduğu 89.46.1643 sayılı karar ile; ''Lisans öğrenimini tamamlayarak mühendis unvanı olmayan bir diploma ile mezun olan ve üniversitelerin Fen Bilimleri Enstitülerinin Mühendislik Anabilim Dallarında yüksek lisans öğrenimini tamamlayanların diplomalarına "Bilim Uzmanı" unvanı yazılması ve yazıda parantez içinde uzmanlık kazanılan alanın belirtilmesine; ''2547 sayılı Kanun'un 2880 sayılı Kanun ile değişik 43/b maddesi uyarınca Üniversitelerarası Kurulun görüşü dikkate alınarak, bir kişinin İnşaat Yüksek Mühendisi unvanını kullanılabilmesi için iki şartı sağlaması gerektiği, bu şartların: 1. Lisans derecesini İnşaat Mühendisliği programından almış olmak, 2. Yüksek Lisans derecesinin Fen Bilimleri bünyesinde İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalı altındaki programlardan yapmış olmak gerektiği'ne'' karar verildiği;
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ile maddi olay birlikte değerlendirildiğinde; ülkemizde bir meslek ve bu mesleğin unvanını alabilmenin, ancak o meslekle ilgili lisans eğitimi yapmakla mümkün olacağında kuşkuya yer bulunmadığı; diğer bir deyişle, bir meslek veya meslek unvanını ancak lisans öğretiminin sağlayabileceği;
Buna karşılık master (yüksek lisans) öğreniminin, söz konusu bent hükmünde de belirtildiği gibi, belirli bir konuda uzmanlaşmanın ilk basamağını oluşturduğu, ancak, kişilere bu eğitime göre bir meslek veya mesleki unvan sağlamadığı;
Bu durumda, kanunlara uygun genel düzenleyici işlemler ihdas etmeyle yükümlü olan Yükseköğretim Kurulunun idareyi etkin kılmak amacıyla yapmış olduğu düzenlemeler ile unvanların lisans kademesinde elde edileceğine ilişkin karar alması ve bu unvanların lisansüstü öğrenim ile edinilemeyeceğine dair kuralın esaslarını belirlemesinde ve söz konusu düzenlemelere dayalı olarak işlem tesis edilmesinde hukuka ve üst normlara aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının Yürütme Kurulu toplantısında alınan kararları uyarınca, mühendis unvanının alınarak Genel İdari Hizmetler Sınıfında çalışmaya başladığı, bu kararların alındığı tarihten itibaren, hem ileriye hem de geriye doğru yürütülmesinin hukuk güvenliği ilkesine ve kazanılmış hakların korunması ilkesine aykırı olduğu; üniversite mezuniyet diplomasındaki endüstri mühendisliği unvanı ve makine mühendisleri odası üyelik belgesi ile on yıl mühendis ve başmühendis unvanı ile çalıştığı; Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulunun davaya konu kararlarından önce yüksek lisans diplomalarındaki mühendis unvanı ile kamuda çalışan kişilerin mühendislere tanınan özlük haklarından yararlanması ve emekli olmasının objektif kriterlere aykırı olduğu, bu nedenle dava konusu işlemlerin iptalinin gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı idarelerden Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş olup, EÜAŞ Genel Müdürlüğü tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 04/10/2019 tarih ve E:2018/4729, K:2019/8300 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kullanılmayan …-TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
4. Kesin olarak, 24/02/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.


KARŞI OY

X- Dava; davacının ücret, emeklilik, ek gösterge bakımından mağdur edildiğini ileri sürerek mağduriyetinin giderilmesi ile mühendis unvanı verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlem ile bu işlemin dayanağı olarak gösterilen Yükseköğretim Kurulunca Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğüne hitaben yazılan … tarih ve … sayılı davacı hakkındaki yazısında yer alan YÖK Yürütme Kurulunun 30/10/1989 tarihli kararı ile 17/06/1988 ve 14/10/2014 tarihli kararlarının eksik düzenleme içerdiği ileri sürülerek iptaline ve teknik hizmetler sınıfından alınıp genel idare hizmetleri sınıfına atamanın yapıldığı tarihten başlayarak davanın sonuçlanacağı tarihe kadar yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararda; davalının iptalini talep ettiği işlemler hakkında hüküm kurulduğu, ancak istemin özeti kısmında yer verilmiş olmasına rağmen davacının yoksun kaldığını ileri sürdüğü parasal haklar bakımından hüküm kurulmadığı gibi karar içerisinde belirtilen taleple ilgili bir gerekçeye de yer verilmediği görülmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Davaların karara bağlanması" başlıklı 22 nci maddesinin 1 nci fıkrasında yer verilen; "Konular aydınlandığında meseleler sırayla oya konulur ve karar bağlanılır." hükmü uyarınca, davacının "iptal istemine konu edilen talepleri" ile "tazmin isteminin konusunu oluşturan talebinin" ayrı ayrı karara bağlanması ve Anayasa'nın 141 nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan; mahkeme kararının gerekçeli olarak yazılması gerektiği hükmü ile 2577 sayılı Kanun'un "Kararlarda bulunacak hususlar" başlıklı 24 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca; davacının yoksun kaldığınını ileri sürdüğü parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine dair talebi yönünden hangi gerekçeyle dayalı olarak hüküm kurulduğunun kararda belirtilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, temyiz başvurusuna konu kararda, dava konusu parasal haklara ilişkin istem hakkında ayrı bir hukuki inceleme yapılmadığı ve hüküm kurulmadığı anlaşıldığından, temyize konu kararın bu kısmında eksik hüküm sebebiyle hukuki isabet bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile temyize konu kararın bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi