17. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5882 Karar No: 2019/3230 Karar Tarihi: 13.03.2019
Güveni kötüye kullanma Değişen suç vasfı sebebiyle hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/5882 Esas 2019/3230 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Çocuk Mahkemesi tarafından verilen hükümler, suça sürüklenen çocuklar hakkında güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve bu kararın bozulması istendiği belirtiliyor. Kararda, suça sürüklenen çocukların, cep telefonunu almaları sebebiyle hırsızlık suçundan yargılanmaları gerektiği ve 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nun 141. maddesinde tanımlanan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığına dikkat çekilerek, suça sürüklenen çocukların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade ediliyor. Kararda ayrıca, suça sürüklenen çocuğun yaş grubu itibarıyla cezasından 1/2 indirim oranından faydalanması gerektiği ve suçun anlam ve sonuçlarını kavrama yönünden rapor ile sosyal inceleme raporunun alınması gerektiği de belirtiliyor. Kararda geçen kanun maddeleri şu şekildedir: 5237 sayılı TCK'nun 141/1 ve 7/2 maddeleri, 5237 sayılı TCK'nun 31/2 ve 31/3 maddeleri, 5395 sayılı
17. Ceza Dairesi 2018/5882 E. , 2019/3230 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Güveni kötüye kullanma (Değişen suç vasfı sebebiyle hırsızlık) HÜKÜM : Mahkumiyet TEBLİĞNAMEDEKİ İSTEK : Bozma
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuklar hakkında güveni kötüye kullanma suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya kapsamına göre, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Suça sürüklenen çocukların, katılana ait cep telefonunu bakmak amacı ile aldıkları ve daha sonra suça sürüklenen çocuk ...’ın olaya konu cep telefonunu alıp kaçtığı olayda; suça sürüklenen çocukların eylemlerinin TCK’nun 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, eylemin vasıflandırmasında yanılgıya düşülerek aynı Kanun"un 155/1. maddesi uyarınca hüküm kurulması, 2-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nun 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nun 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nun 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocukların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Kabule göre de, 3-Suça sürüklenen çocuk ...’nın suç tarihi itibarıyla 12-15 yaş grubu arasında olduğundan 5237 sayılı TCK’nun 31/2. maddesi gereğince cezasından 1/2 indirim oranından indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, aynı Yasa"nın 31/3. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılarak fazla ceza tayini, 4-5395 sayılı Kanun gereğince suçun anlam ve sonuçlarını kavrama yönünden rapor ile Sosyal İnceleme raporunun aldırılması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 13/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.