Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/2275 Esas 2012/5746 Karar Sayılı İlamı

6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2275
Karar No: 2012/5746
Karar Tarihi: 11.04.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/2275 Esas 2012/5746 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı, bir icra takibinde davacı alacaklı tarafından yapılan tahliye isteminin reddedilmesiyle ilgilidir. Davalı borçlu itiraz etmiş ve davacı alacaklı, itirazın kaldırılması ve tahliye istemi için icra mahkemesine başvurmuştur. İcra mahkemesi, itirazın konusunun kalmadığına karar vererek tahliye istemini reddetmiştir. Ancak temyiz eden davacı alacaklı, sulh belgesinin yeterli olmadığını ve taşınmazın tahliyesinin gerektiğini iddia etmiştir. Mahkeme, sulhun gerçekleşmediğinin iddia edilmesi nedeniyle tahliye istemini reddetmiştir. Yargıtay ise bu kararın yanlış olduğunu ve tahliye kararı verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Kanun maddeleri: HMK 313.

(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/2275 E. , 2012/5746 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması -Tahliye

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, konusu kalmadığından itirazın kaldırılması istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, sulh gereğince tahliye isteminin reddine karar verilmesi üzerine karar tahliye yönünden davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İmzası davacı tarafça kabul edilen 28.04.2011 tarihli belgenin, HMK 313. maddesinde tarifi yapılan ve tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen ya da tamamen sona erdirmek amacıyla düzenlenen bir sulh belgesi niteliğinde olduğu kabul edilemez. Mahkemece, bu belgenin icra dosyası nedeniyle vekalet ücreti istenmeyeceğine ilişkin olarak düzenlendiği ve sulhun koşullarını taşımadığı, borcun da 30 günlük süreden sonra ödendiği gözetilerek taşınmazın tahliyesine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek tarafların sulh olduğundan ve davacı alacaklının sulhun gerçekleşmediği yönündeki iddiasının yargılamayı gerektirdiğinden bahisle tahliye isteminin reddine karar verilmesi hatalı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın tahliyeye hasren BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 11.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.