Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/8324
Karar No: 2011/10255
Karar Tarihi: 13.10.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/8324 Esas 2011/10255 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, tapu iptali ve kayıt terkini isteğine ilişkindir. Yerel mahkeme, 5841 Sayılı Yasa'nın hak düşürücü süreden dolayı davanın reddini doğru bulmuştur. Ancak, çekişmeli taşınmazın kıyıda kaldığı ve Hazinenin haklı olduğu gözetilerek kararı bozulmuştur. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının geriye yürümediği belirtilse de, kamu düzeninin istisnanın kapsamına girdiği ifade edilerek, kararın Anayasa Mahkemesi'nin kararından sonra doğru olmadığı belirtilmiştir. Kararın esasının İçtihadı Birleştirme Kararına göre değerlendirilmesi, kadastro işlemleri nedeniyle açılan davaların yargılama giderlerinden ve avukatlık ücretinden davalı tarafın sorumlu tutulup tutulamayacağı hususu da gözetilerek, taraf iddiaları doğrultusunda uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması için kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 5841 Sayılı Yasa, Anayasa, İçtihadı Birleştirme Kararı, 6099 Sayılı Yasa, 3402 Sayılı Yasa ve 36/A maddesi gibi kanunlar yer almaktadır.
1. Hukuk Dairesi         2011/8324 E.  ,  2011/10255 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : KARAMÜRSEL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 01/12/2010
    NUMARASI : 2010/453-2010/573

    Taraflar arasındaki davadan dolayı Karamürsel Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 01.12.2010 gün ve 2010/453 esas 2010/573 karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 30.03.2011 gün ve 2699-3628 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dava; tapu iptali ve kayıt terkini isteğine ilişkin olup, yerel mahkemece son kurulan hükmün temyizi üzerine; 14.03.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca hak düşürücü süreden dolayı davanın reddinin doğru olduğu, ancak çekişmeli taşınmazın belirlenen kıyı kenar çizgisine göre kıyıda kaldığı ve dava tarihinde Hazinenin haklı olduğu gözetilerek yargılama giderlerinden ve avukatlık ücretinden davalı tarafın sorumlu tutulması gerekçesiyle kararın bozulduğu görülmektedir.
    Gerçekten de; 5841 Sayılı Yasanın yürürlüğü döneminde davanın hak düşürücü süreden reddedilmiş olması doğrudur. Ancak anılan yasa Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarih 2009/31 E. 2011/77 K. sayılı kararı ile iptal edilmiş ve 23.07.2011 tarihinde de resmi gazetede yayımlanarak iptal hükmü yürürlüğe girmiştir.
    Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında 5841 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca davanın reddine ilişkin olarak kurulan hükmün, verildiği tarih itibarıyla doğru olduğu düşünülse ve ayrıca Anayasanın 153.maddesine göre iptal kararı geriye yürümezse de 10.3.1969 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçe bölümünde belirtildiği üzere iptal, kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemez ve henüz anlaşmazlık hali devam ediyorsa iptalin kapsamına girer. Öyleyse, davanın hak düşürücü süreden reddine ilişkin kurulan kararın Anayasa Mahkemesi’nin anılan iptal kararından sonra doğru olduğu söylenemez. Zira kamu düzeninin söz konusu olduğu bütün haller istisnanın kapsamına girer.
    Hal böyle olunca; işin esasının 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre değerlendirilmesi, davanın kısmen veya tamamen kabulü halinde de, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 Sayılı Yasanın 16. maddesiyle 3402 Sayılı Yasanın 36. maddesi hükmüne bazı ilaveler getiren 36/A maddesi hükmüne göre kadastro işlemleri sebebiyle açılan davalar nedeniyle yargılama giderlerinden ve avukatlık ücretinden davalı tarafın sorumlu tutulup tutulamayacağı hususu da gözetilerek, taraf iddiaları doğrultusunda gerekli araştırma ve inceleme yapılmak suretiyle uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması bakımından karar bozulmalıdır. Davacı Hazinenin, karar düzeltme isteğinin(6100 sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 sayılı HUMK’ nun 440. maddesi hükmü uyarınca kabulü ile Dairenin 29.03.2010 tarih, 2010/2731 Esas, 2010/3510 karar sayılı bozma kararının ortadan kaldırılmasına, mahkemenin 23.12.2009 tarih, 2007/300 Esas- 2009/403 karar sayılı ilamının açıklanan gerekçelerle (6100 sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 sayılı HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi