23. Hukuk Dairesi 2017/944 E. , 2018/400 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkil kooperatifin üyesi olan davalıdan birikmiş aidat borçlarının tahsili için ilamsız takip yaptıklarını, takibe davalı borçlunun haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazının iptalini talep ve dava etmiştir. 08.05.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle, faiz talebini 365,68 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; kooperatif tarafından üyelerin tamamının aynı şekilde borçlandırıldığı, eşit işlem ilkesi gereğince tüm üyelerin borçlarını ödemesi gerektiği,davalı davacıya borçlu olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle ,davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava, kooperatif aidat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
a)Davada, davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Dava dosyasına konu takip dosyasında aidat alacağı 1.790,00 TL asıl alacak, 920,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.710,00 TL olup; davacı vekilinin ıslah dilekçesiyle faiz talebi 365,68 TL olarak arttırmıştır. Alınan bilirkişi raporu doğrultusun da mahkemece itirazın 1.790,00 tl asıl alacak ile 641,48 TL işlemiş faiz üzerinden iptaline, takibin devamına karar verilmiş,işlemiş faiz talebinin 644,48 TL"lik kısmı reddedilmiştir. Karar tarihinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümleri uyarınca, reddedilen miktar üzerinden, davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı yararına vekalet ücreti hükmedilmemiş, bu yönden de davalı yararına bozulması gerekmiştir.
b) Davada, davacı vekilinin temyiz itirazına gelince ;
Takibe konu yapılmış alacak kooperatif aidat alacağına ilişkin olup likittir. Hal böyle olunca asıl alacak üzerinden, davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekir. Mahkemenin bu konudaki değerlendirmesi hatalı olduğundan, bu sebeple kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.