17. Hukuk Dairesi 2013/20086 E. , 2015/5439 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, 14.06.2009 tarihinde ."ın sevk ve idaresinde bulunan aracın .. sevk ve idaresindeki bisiklete sol ön kısımlarıyla arkadan çarpması neticesinde bisikletin plaka sayılı aracın altında sürüklenerek .. .."nin ölümüne neden olduğunu, meydana gelen kaza ve neticesindeki ölüm olayıyla ilgili zararların .. tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile teminat altına alındığını, bu olay nedeniyle müvekkillerin maddi ve manevi zarara uğradığını, müteveffa."nin desteğinden yoksun kaldığını, manevi tazminata yönelik tazminat haklarını şimdilik saklı tutarak ... için 4.000,00TL, ... için 4.000,00TL toplam 8.000,00TL destekten yoksun kalma tazminatı alacağının davalıdan zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi uyarınca ihbar tarihi itibariyle işlemiş ve dava sonuna kadar işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, 07.10.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile de, dava dilekçesinde talep edilen toplam 8.000,00 TL tazminatı bilirkişi raporu doğrultusunda 20.793,47 TL daha arttırarak toplamda 28.793,47 TL destek tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun Karayolları Trafik Kanunu ve Poliçe Genel Şartları gereğince "Karayolu"unda meydana gelen zararların poliçe limiti dahilinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve gerçek zararın tazmini ile sınırlı olduğunu, söz
konusu sorumluluğun aynı zamanda davacıların yoksun kaldıkları gerçek destek miktarı ile de sınırlı olduğunu, müvekkil şirket tarafından davacıya teminat dahilinde yapılan ödeme ile müvekkil şirket poliçeden kaynaklanan sorumluluğu yerine getirdiklerini, müvekkil şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, müvekkil sigorta şirketinden kaza tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin yasal dayanağının olmadığını belirterek açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile; davacı ... için 12.961,80 TL, davacı ... için 15.831,67 TL tazminatın dava tarihi olan 21.10.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kazaya sebep olan aracın kamyonet olması dikkate alındığında avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize karar verilmesi bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile, hüküm fıkrasında “yasal faizi" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “avans faizi" ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 06/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.