
Esas No: 2013/4185
Karar No: 2013/6059
Karar Tarihi: 18.04.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/4185 Esas 2013/6059 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.07.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dava konusu 1809 parsel sayılı taşınmaza 19.01.1933 tarihli ve 5 yevmiye numarası ile ... oğlu ... yararına, 360,00 ETL bedelli konulan ipoteğin kaldırılmasını istemiştir.
Davalı ... hakkında yapılan araştırma sonucunda bu kişiye ait bir bilgi bulunamaması üzerine Hazine davaya dahil edilmiş, Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı tapu sicil müdürlüğü vekili temyiz etmiştir.
Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir.
İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir.
İpoteğin kaldırılması istemli davalar ipotek alacaklısına karşı açılmalı, ipotek alacaklısı belirlenemediği takdirde kayyım tayin edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının maliki olduğu 1809 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında, 19.01.1933 tarihli ve 5 yevmiye numarası ile ... yararına, 360,00 ETL bedelli ipotek şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır. Dayanak kayıtlar incelendiğinde ise ipotek alacaklısının ... oğlu ... olduğu görülmektedir. Mahkemece ipotek alacaklısı olduğu belirtilen bu kişi hakkında araştırma yapılması gerekirken, tapu kaydında hatalı olarak kısaltma yapılarak kayda geçen ... hakkında araştırma yapılması doğru görülmemiştir.
Ayrıca, ipotek alacaklısının bulunamaması durumunda menfaatlerinin korunması için bir kayyım tayini ile davaya devam edilmesi gerekirken, Hazine’nin davaya dahil edilerek yargılama yapılması da usule aykırı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve araştırma ile taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapılarak işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 18.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.