![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2019/12136
Karar No: 2022/12822
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/12136 Esas 2022/12822 Karar Sayılı İlamı
Özet:
8. Ceza Dairesi'nin 2019/12136 E. ve 2022/12822 K. sayılı kararında, sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve silahla ateş etme suçlarından mahkumiyet kararı verildiği belirtilmektedir. Ancak, sanığın hürriyetinden yoksun bırakma suçu için TCK'nın 109/5. maddesinin uygulanmaması nedeniyle kararın bozulması gerekirken, karşı temyiz olmaması sebebiyle bozma nedeni yapılmamıştır. Ayrıca, sanığın 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan mahkumiyetine karar verilirken, fikri içtima kuralıyla ilgili hüküm gözetilmemiş ve adli sicil kaydında yer alan ilamların tekerrür hükümleri açısından değerlendirilmemesi yasaya aykırı bulunmuştur. Son olarak, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçu nedeniyle verilen hükmün de sermuhtarlık usulüne göre yapılan yargılama sebebiyle bozulması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 109/5. maddesi
- TCK'nın 44. maddesi
- 6136 sayılı Yasa’nın 13/1 ve 15/1 maddeleri
- 5271 sayılı CMK’nın 250. maddesi
- Anayasa Mahkemesi’nin 02.08.2022 günlü ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 esas, 2022/44 sayılı kararı
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesi ve Seri Yargılama Usulü hükümleri
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde silahla ateş etme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1. Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde,
Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan ilamın, “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olduğu, 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK.nın 191/5. maddesindeki koşulların oluşması durumunda, “Davanın düşmesi” seçeneğine de yer verilmesi nedeniyle, tekerrüre esas alınan ilamla ilgili olarak, yasal değişiklik sonrası, bir uyarlama işlemi yapılıp yapılmadığının araştırılması, yapılmamışsa, uyarlama yargılaması yapıldıktan sonra sonucuna göre, adli sicil kaydındaki diğer ilamlar da gözetilerek, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, ayrıca sanığın mağdure ... ...'e yönelik çok hoşuna gittiğine, tatlı olduğuna, arkadaş olmak ve kendisini öpmek istediğine yönelik söylemleri karşısında, eylemin cinsel amaçla gerçekleştirildiği nazara alınıp, sanık hakkında ceza tayin olunurken TCK.nın 109/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanığın cezanın adaletsiz olduğuna, eylemi bilinçli olarak gerçekleştirmediğine, mağdurelerin şikayetçi olmadıklarına dair temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Suç tarihinin, 5271 sayılı CMK’nın 250/1. maddesinde 08.07.2021 tarihinde yapılan değişiklikten öncesine ait olmakla;
a- Dosya kapsamına göre, 6136 sayılı Yasa uyarınca yasak niteliği haiz bir adet bıçak ile bir adet ruhsatsız tabancanın, olaydan sonra sanığın üzerinde ve kendisi tarafından kullanılan araçta ele geçirildiği, sanığın eyleminin 6136 sayılı Yasanın 13/1 ve aynı Yasanın 15/1 maddesi kapsamında suç teşkil ettiği, ancak TCK'nın 44. maddesinde öngörülen fikri içtima kuralı gereğince daha ağır cezayı içeren 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesi gereğince alt sınırdan uzaklaşılarak cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, sanığın ayrıca aynı Yasanın 15/1. maddesi gereğince mahkumiyetine karar verilmesi,
b- Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan ilamın, “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olduğu, 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191/5. maddesindeki koşullarının oluşması durumunda, “Davanın düşmesi” seçeneğine de yer verilmesi nedeniyle, tekerrüre esas alınan ilamla ilgili olarak, yasal değişiklik sonrası, bir uyarlama işlemi yapılıp yapılmadığının araştırılması, yapılmamışsa, uyarlama yargılaması yapıldıktan sonra sonucuna göre, adli sicil kaydındaki diğer ilamlar da gözetilerek, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması yasaya aykırı,
c- Anayasa Mahkemesi’nin 02.08.2022 günlü ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış…” ibaresinin “...seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçların seri yargılama usulüne tabi olması karşısında; sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinde düzenlenen Seri Yargılama Usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı’na tevdii edilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,
3- Sanık hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince,
Anayasa Mahkemesi’nin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31.maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış…” ibaresinin “...seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçların seri yargılama usulüne tabi olması karşısında; sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinde düzenlenen Seri Yargılama Usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı’na tevdii edilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 22.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.