8. Hukuk Dairesi 2011/2523 E. , 2011/6636 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile ... (Hazine) aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.11.2010 gün ve 336/350 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, kadastro çalışmaları sırasında dava dışı 118 ada 9 parsel sayılı taşınmazın kendisi adına tespit ve tescil edildiğini, buna karşılık 111 ada 8 nolu parselin ise sağlık ocağı ve arsası olarak davalı adına tespit ve tescil gördüğünü, kadastrodan önce kendisine ait olan tahmini 300 m2"lik yerin davalı parseline ilave edildiğini, bu yerin yaklaşık 50 yılı aşkın süreden beri miras bırakanı ve kendisinin zilyetliği altında bulunduğunu açıklayarak davalı adına olan tapu kaydının tahmini 300 m2"lik bölümünün iptaliyle kendisine ait 111 ada 9 nolu parsele ilave edilerek tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Hazine vekili, 05.04.2010 havale tarihli dilekçesiyle kadastro tespitinin doğru olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davalının parseline revizyon gören tapu kaydının 300 m2 olmasına karşın kadastroda 609.20 m2 olarak miktarından fazla tespit ve tescil edildiğini, bu kısmın davacıya ait yer olduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne 26.07.2010 tarihli bilirkişi raporu ve eki krokisinde B harfi ile gösterilen 79,75 m2"lik yer ile C harfi ile gösterilen 228,60 m2 olmak üzere toplam 308,35 m2"lik kısmın davalı tapusundan iptaliyle bu kısmın davacıya ait 111 ada 9 nolu parsele ilave edilmesine karar verilmiştir. Hüküm süresi içerisinde Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; Dava konusu 118 ada 8 nolu parsele ilişkin kadastro tutanağı getirilmiştir. 08.08.1983 tarih ve 11 nolu tapu kaydı esas alınarak 609,20 m2 miktarıyla sağlık evi binası ve arsası niteliyle 21.09.1999 tarihinde Hazine adına tespit görmüş ve itirazsız olarak 26.06.2003 tarihinde kesinleşmiştir. Tapu kaydı halen Hazine adınadır. Revizyon gören tapu kaydı getirilmiştir. 25.01.1968 tarih ve 21 nolu tapunun arsa niteliğiyle 300 m2 olarak Hacı ...oğlu ... Ağanın iken köy şahsiyeti namına istimlak edilmekle köy tüzel kişiliği adına tescil edildiği; geldi kaydının Eylül 1288 tarihli olduğu anlaşılmıştır. Köy tüzel kişiliği bu yeri 25.01.1968 tarih ve 22 nolu tapu ile Maliye Hazinesine satış yapmıştır. Her iki tapunun miktarı 300 m2"dir. Taşınmaz üzerine sağlık evi binası yapılmakla 08.08.1983 tarih 11 nolu tapu ile cins tahsihi yapılarak Hazine adına tashihen tescil edilmiştir. Davacının tutunmuş olduğu 111 ada 9 nolu parsele ilişkin kadastro tutanağı getirilmiştir. Senetsizden, 3499,45 m2 olarak tarla ve fındıklık niteliğiyle 20.09.1999 tarihinde...ve dokuz arkadaşı adına verasette iştirak halinde tespit yapılmış; itiraz üzerine kadastro mahkemesine dava açılmış; ancak, vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, temyiz edilmemekle 05.05.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Beyanlar hanesinde üzerindeki bir katlı kargir ev Hasan oğlu ... adına olduğu şerh edilmiştir. Tapu kaydı halen davacı dahil on kişi adına verasette iştirak halinde kayıtlı bulunmaktadır. Düzenleme şeklinde genel vekaletnamelerin onaylı suretleri dosya içerisindedir. 111 ada 9 nolu parselin iştirakçilerinin bu ve diğer parsellerle ilgili olarak satış, tevhit vs. konularda...oğlu ..."ı vekil tayin ettiklerine ilişkindir.
Mahallinde keşif yapılmıştır. Dinlenen 1939 ve 1946 doğumlu yerel bilirkişiler; sağlık ocağının bulunduğu yerin ... isimli kişiye ait bulunduğunu, ..."ın davacı ..."ın kardeşi olduğunu, gerek sağlık binasının bulunduğu yerin, gerekse binanın dört tarafı davacının babası ..."a ait olup, bu kişinin bu yerleri yıllarca kullandığını açıklamışlardır. Teknik elamanlar 1/500 ölçekli müşterek kroki ve raporlarını dosyaya sunmuşlardır. Rapor kapsanına göre: istimlak edilen ve Hazineye satılan yere sağlık evi binasının yapılmadığı belirlenmiş ise de, bu durumun kadastroda fark edilmeden sağlık evinin istimlak edilen yere yapılmış gibi ölçümü yapılarak parsel kaydının oluşturulduğu, kamulaştırılan yerin ekli krokide C harfi ile gösterilen yer olduğu ve miktarının 228,60 m2 olarak hesaplandığı, revizyon gören kayda göre arta kalan kısmın Karayollarının kamulaştırma projesinin kapsamında kaldığı, sağlık evinin bulunduğu 111 ada 8 nolu parselin yol ile irtibatı kesildiğinden davacının iştirakçisi olduğu 111 ada 9 nolu parsel içerisinden sağlık ocağına yeni yol açıldığı ve bu yeni yolun krokide D harfi ile gösterildiği, sağlık evinin istimlak krokisi ve tapusuna göre hatalı yere yapıldığından bu durumun krokide A harfi ile gösterildiği ve miktarının 300,85 m2 olduğu anlaşılmıştır. Ziraatçi bilirkişi dosyada mevcut raporunu sunmuştur. Açıklanan olgular tarafların ve mahkemenin bilgisi dahilindedir. Uyuşmazlık, kadastrodan önce köy tüzel kişiliğince kamulaştırılarak Hazineye satılan 300 m2"lik yerin dışındaki bir alana sağlık evi binasının yapılması nedeniyle kadastroda revizyon gören tapudan daha fazla olarak Hazine adına oluşturulan tapunun kısmen iptali ile tescili isteğinden kaynaklanmaktadır.
Davacı taraf, yargılama oturumlarında ve dava dilekçesinde sağlık evi binasının bulunduğu yerle ilgili olarak iptal isteğinde bulunmamıştır. İstek sağlık evi binasının yapımına esas teşkil eden ve revizyon gören tapunun 300 m2 olması nedeniyle kadastroda bu miktardan fazla olarak tespit ve tescil edilen kısmın iptali ve kendisinin iştirakçi olduğu dava dışı parsele eklenmesine ilişkindir. Davacının sözünü ettiği Araklı Noterliğinden düzenlenen ve onaylanan dosyada mevcut vekaletname örneklerine göre vekil tayin edilen Adem Alemdar"ın davacı adına hareket ettiğine ilişkin herhangi bir belge dosya içerisinde bulunmamaktadır. Ayrıca, vekaletnamelerin kapsamlarından 111 ada 8 nolu parsele ilişkin olarak dava açılmasına yönelik herhangi bir yetki de verilmemiştir. Bundan ayrı, davacı, dava dışı 111 ada 9 nolu parselde iştirakçidir. Öteki iştirakçilerin vekili olmadığı gibi olurları da alınmamıştır. Dava konusu yerin muristen kaldığı ve murisin sağlığında davacıya özgülenmediği, ölümünden sonra da taksim yapılmadığına göre tereke malı olan bir yer için davacının tek başına dava açması mümkün bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla dava koşulu gerçekleşmemiştir.
Hal böyle olunca, davacının davasının reddine karar vermek gerekirken, maddi olay, hukuki niteleme, dosyada mevcut vekaletname örnekleri yanlış algılanarak ve değerlendirilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Dava koşulu nedeniyle sair hususlar incelenmeksizin davanın reddine karar vermek gerekmektedir.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları tüm bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.