Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3746
Karar No: 2014/7909

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/3746 Esas 2014/7909 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/3746 E.  ,  2014/7909 K.

    "İçtihat Metni"

    ...

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ile Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili, yörede 1969 yılında yapılan kadastro sırasında, ... Köyü 120 parsel sayılı 3594 m² yüzölçümündeki taşınmazın Şubat 1307 tarih 326 ve Ekim 1950 tarih 7 ve Ekim 1964 tarih 2 nolu tapu ve vergi kaydı revizyon gösterilerek paylaşım, intikal ve satış yoluyla davacılara geçen, bu nedenle tapulama tespiti adlarına yapılan taşınmaza ... yaptığı itirazın orman kadastro komisyonunca reddedildiğini, ancak; ... 1939 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna dayanarak .... Hâkimliğinin 1971/230 sayılı dosyasında açtığı dava sonucunda, taşınmazın 1014 m² yüzölçümündeki bölümünün orman sınırları içinde, 2580 m² yüzölçümündeki bölümünün ise, dışında kaldığı konusunda verdiği hükmün kesinleşerek infaz edildiğini, yörede 1744 sayılı Kanuna göre 1981 yılında yapılan aplikasyon ve 2. madde uygulamasında ise, kesin hüküm gözönünde bulundurulmadan taşınmazın tamamı orman sınırı içerisinde olduğu kabul edilerek 2. madde uygulamasıyla Hazine adına çıkarılarak taşınmazın tapu kaydı üzerine 2/B şerhi konulduğunu ve... Mahkemesinin 1999/515 - 2001/327 sayılı dosyasında şerhin kaldırılması konusunda açtıkları dava sonucu şerhin terkin edildiğini, Hazinenin açtığı ve aynı dosya ile birleştirilerek görülen tapu iptali tescil davasının (2000/202-266 sayılı) reddedildiğini, bu kararın da Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini; bu nedenle, öncesi tapuda kayıtlı bulunan taşınmazın 1744 sayılı Kanuna göre ... adına orman sınırları dışına çıkartılan 1014 m² yüzölçümü bölümünün de müvekkilleri adına tapuya tescilini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne ve ... Mahkemesinin 1999/515 - 2001/327 sayılı dosyasında 05.06.2000 tarihli fen bilirkişi raporunda gösterilen 1014 m² yüzölçümündeki taşınmazın payları oranında davacılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, davalılardan Orman Yönetimi ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2005/15342 - 2006/406 sayılı kararıyla bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Davacının dayandığı Şubat 1307 tarih 326 numaralı tapu kaydı tüm gittileriyle birlikte eksiksiz olarak ve yine bu tapunun gittilerinin de revizyon gördüğü parsellerin tutanak örnekleri ve kadastroca oluşturulan tapu kayıtları ile tapu kaydının revizyon gördüğü parselleri dıştan çevreleyen parsellere ait tutanak örnekleri ve revizyon kayıtları eksiksiz olarak getirtildikten sonra, tapu kayıtları, ilk oluşturulduğu sınırlarla yerine uygulanıp, 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 32/3. maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamı belirlenmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
    - 2 -
    2014/3746 - 7909

    Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş; davacılar vekili ve Hazine vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 01.04.2013 tarih ve 2012/13560 - 2013/3551 sayılı kararı ile hüküm bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, bozmaya uyulmasına rağmen, bozmanın gerekleri yerine getirilmemiştir. Hükmüne uyulan bozma kararında davacıların dayandığı tapu kaydının mahallinde uygulanarak davalı taşınmaza uyması halinde davanın kabul edilmesi gereğine değinilmiştir. Mahalli bilirkişiler ve uzman fen bilirkişileri marifetiyle yapılan keşif ve uygulama ile Şubat 1307 tarih 326 numaralı tapu kaydının davalı taşınmaza uyduğu belirlenmiştir. Kaldı ki, .... 30/07/1974 tarih 1971/230 Esas - 1974/171 Karar sayılı dosyasında da taşınmazın dayanak tapu kaydının kapsamında kaldığı saptanmıştır. Tapu kaydının miktar fazlası da bulunmamaktadır. Bu nedenle; davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddedilmesi isabetsiz olduğu”na değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 1014,00 m² yüzölçümündeki bölümünün miras hisseleri oranında davacı gerçek kişiler adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ....vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kesinleşen tapulama mahkemesi kararıyla orman sınırı içinde kaldığı belirlenen taşınmazın daha sonra orman rejimi dışına çıkartılması nedeniyle tapuya tesciline ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 3116 sayılı Kanuna göre 05.12.1939 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 1744 sayılı Kanuna göre 20.07.1981 tarihinde ilânı yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması vardır. Taşınmazın bu uygulamada ...olarak... adına orman sınırları dışına çıkartılan alanda kalmaktadır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna, her ne kadar 2010 yılında 3402 sayılı Kanuna, 5831 sayılı Kanunla eklenen Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu sırasında dava konusu krokide (A) harfi ile gösterilen 1014,00 m² yüzölçümündeki taşınmazı da kapsar şekilde 106 ada 146 ve 147 parsel sayılarıyla kullanım kadastro tutanağı düzenlenmiş ise de, Ek 4. Maddesine göre yapılan kullanım kadastrosunun Hazineye ait olduğu kesinleşmiş 2/B madde alanlarında yapılabileceği, yani bir başka anlatımla Hazineye mülkiyet yönünden aidiyeti kesinleşmeyen yerlerde kullanım kadastrosu yapılamayacağı ve krokide (A) harfi ile gösterilen 1014,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın mülkiyeti eldeki iş bu dava ile nizalı olduğundan, anılan yerdeki kullanım kadastro çalışmasının krokide (A) harfi ile gösterilen 1014,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz bölümü yönünden geçersiz olduğu ve somut davada Hazine kanunî hasım olmadığından, aleyhine hükmedilen yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden de isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığına göre, davalılar ... ile ..vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının ... yükletilmesine,... harç alınmasına yer olmadığına 22/09/2014 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi